Lütfen yalana talana prim vermeye son verelim. Lütfen, özellikle de muhalif iddialar için söylüyorum, yalan yanlış bilgi ve verilerle konuşup kendimizi geri zekalı yerine koymayalım.

Ben geri zekalı değilim... Biz hiç değiliz.

Sayın yüksek ünvanlı alçak yalan sahipleri... Kendinizi bu aşağılık duruma sokmayın. Bunu meydanlarda onbinlere gerçek diye anlatmayın...

Yazacağım rakamlar, Avrupa Birliği Maastricht, Dünya Bankası, İMF, Moody's, S&P, Fitch vb. bilumum soyguncu, rantiyyeci küreselci eşkıyalar ve ayrıca bizim yerel bankaların da ortak olduğu Merkez Bankası verilerine ve kriterlerine uygun bilgilerdir.

Türkiye, 2002 yılında GSYH (gayri safi yurtiçi hasıla veya yurt içinde üretilen mal ve hizmet toplamı) tutarının % 72'sini borca veriyordu.

2017 sonu itibari ile bu oran % 28 olmuştur. 

Özetle önceleri ülke gelirimizin dörtte üçü borç ödemeye giderken, bugün dörtte biri borca gitmektedir.

2017 yılı sonu itibari ile bazı AB ülkelerinde de durum şöyledir;

Yunanistan gelirinin % 180'ini
İtalya gelirinin % 132'sini
Portekiz gelirinin % 130'unu
Belçika gelirinin % 105'ini
İspanya gelirinin % 99'unu
Fransa gelirinin % 95'ini
İngiltere gelirinin % 88'iniAvusturya gelirinin % 83'ünü
Almanya gelirinin % 68'ini 
Ve TÜRKİYE ise gelirinin yüzde 28'ini borca vermektedir.

Öncelikle bu yukarıdaki tablo, paranın küresel eşkıyalarınca hazımsızlık oluşturmaktadır.

Türkiye'nin brüt dış borcu 453 milyar dolardır. Bunun 118 milyarı kısa vadeli, 335 milyarı da uzun vadeli borçtur. 136 milyarı kamu, 317 milyarı özel sektör borcudur. Kamu borcunun 22 milyarı ve özel sektör borcunun da 96 milyarı kısa vadelidir.

Net dış borç stoğu hesaplaması ise 271 milyar dolardır. 

Hazine garantili dış borç stoğu 13 milyar dolardır.

Türkiye, kamu NET borç stoğunun, gelirimize (GSYH) oranı 2002 yılında % 59 iken şimdi % 8'dir. Yani öncesi ile kıyaslandığında net kamu borcu yok hükmündedir.

Ayrıca... Merkez Bankasının 445 milyar net varlığı vardır. Ayrıca, 130 milyar kamu mevduatı ve bitmedi 114 miyar da işsizlik sigortası tutarında kamu varlığı vardır.

Bütçe açığının 2002 yılında gelirimize (GSYH) oranı % 11 iken şimdi bu oran % 1,6'dır.

Bütçe açığını Avrupa Birliği Maastrich kriterlerine göre hesaplarsak çok daha farklı sonuç ortaya çıkmaktadır. Kendi batak durumlarını iyi göstermek için uydurdukları bu kurala göre de durum şöyledir: 

2001 yılında gelire oranı % 24 olan bütçe açığı bugün eksi 1,7'dir. Yani kendilerine uyguladıkları hesaplamaya göre bütçe fazlamız vardır.

Dış borca dair özel bir not: Ayrıntılara fazla girmedim. Dış borcun büyük kısmı bankalara aittir. Bankalar da borcu zaten bağlı oldukları gruptan kullanmaktadırlar. Bu konuda görünürdeki küçük ama asıldaki büyük ortaklara bakmak yeterlidir. Banka borçları makyajlıdır. Yani abartılıdır.

Normal hayatta öküzü boyayıp Ferrari araba olarak satmanın imkanı yoktur ama finansal piyasalarda bu kolaylıkla mümkündür. Duruma biraz da böyle bakmakta fayda vardır.

Bu rakamların ve oranların hiç biri tartışmaya açık değildir. Türkiye üzerinde faiz ve döviz üzerinden yapılan manipülasyon hesaplamalarının hepsi bu rakamlar üzerinden ve en yukarıda saydığım eşkıya kuruluşlar tarafından yapılmaktadır.

Rakamlarla boğuşmak zevkli bir durum değildir. Rakamları es geçip yazıları okuyanlar için ise diyeceğim şudur:

Dede Korkut Deli Dumrul hikayesini bilirsiniz. Bilmiyorsanız ilk yarısını bulun biraz okuyun...

Deli Dumrul, şehrin dışına bir köprü yapmıştır. Köprüden ses seda çıkarmadan, itiraz etmeden güzellikle geçenden 5 akçe para almaktadır. Geçmek istemeyenden döverek 10 akçe almaktadır. Başka yoldan geçmek isteyeni ise yakalamaya çalışıp 25 akçesini almaya çalışmaktadır. Küresel para piyasalarının Türkiye ile olan hikayesi bu açıdan tıpatıp aynıdır.

Bizi yüksek faiz ile yüksek enflasyon batağına çekmeye çalışmaktadırlar. Faizin yüksek olduğu yerde kimse (faiz haram diyenlerin bir kısmı dahil) yatırım yapmaz. Koyar bankaya parayı ve ense yapar. İstedikleri budur.

Ve ikinci bir konu... Geçen defaki dalgalanmada aldıkları dolarları dün sattılar. Şimdi aşağıdan ve düşük fiyattan borsada alım yapıyorlar. Seçimden kısa süre önce kısa vadeli manipülatif bir borsa satışı bekliyorum.

Merak etmeyin fonlardaki yabancı hisse senedi stokları % 70 oranında ve aynen duruyor. Daha yeni olay, eski parayla 15 katrilyona banka satın alındı... BOTAŞ'ın yurt dışından bir milyar dolara yakın kredisi onaylandı. Lütfen, panik yok. Panik iyi bir şey değildir.

Rakamlar konusunda yalan söyleyen siyasilere aldanmayın. Alın bu verileri suratlarına tükürücesine haykırın.

Allah doğru olanın yanındadır.

Selam ve dua ile.