Bir süre önce Türkiye ve İngiltere arasında neler konuşuldu?

Avrupa Birliğinden ayrıldıktan sonra yani Brexit sonrası İngiltere partner değişimi yapacak mı?

Elinde ne var ne yoksa ABD'ye kaptıran yüz yıl öncesinin Batmayan Güneş İmparatorluğu, o günlerindeki görkemi hiç aramıyor mu?

Öncelikle konuşulanların en başında Ortadoğu konusunda iş birliği önerileri var. Yüz yıl önce eline cetvel alıp sınır çizen İngiltere, bu denklemin dışında kalmak istemeyecektir. Muhtemelen kararı netleşmemiştir ama mutlaka aklı selim olarak ne yapılması gerekiyorsa onu yapmak isteyecektir. Ve yine muhtemelen küresel sermayenin denge politikası baskısı ile Türkiye'nin yanında yer alacaktır. Çünkü küreselciler her ihtimalde kazanmak için bir açık bir kapıları olsun isterler. Yine ikili oynayacaklardır.

Bir ay kadar önce 100 milyar pound kadar İngiliz yatırımının Türkiye'ye gelebileceğini yazan bir rapor okumuştum. Hala bakir yatırım alanlarının olması ve Ortadoğu'nun yeniden yapılanması gibi gerekçeler sıralanmıştı. Orta Asya'ya kadar uzanan enerji koridorundan uzak kalmak makul değildi.

Para ve borsa piyasalarında kuraldır. Halk panikle hisse satarken alırsın, borsadan anlamayan halk borsaya hücum edince satarsın.

Düşünün. Çok büyük sermaye sahibisiniz. Karlı bir borsa yatırımı yapmak istiyorsunuz. Ama işi en az sizin kadar hatta daha fazla bilen insanlarla rekabet etmek zorundasınız. Piyasayı kontrol edenlerle iş birliği yapıp, birilerinin sırtından para kazanırsınız. Etik ve ahlaki mi? Elbette değil. Ama uygulanan yöntem bu ve daha acımasız spekülasyon ve maniplasyonlar...

Şu anda dolar satan kazanır. Çünkü sır ifşa oldu. Herkes dolar alırsa, esas doları almak ve yurt dışına kaçmak isteyen yatırımcı daha mı yukarıdan alacak. Hayır... Onlar çoktan aldı ve şimdi satıp, düşen borsadan hisse topluyorlar. Seçimden sonra da "borsa uçacak" deyip, yine halka yukarıdan satış yapıp, aşağıdan toplayacaklar.

Küresel sermayenin sözcüsü kredi derecelendirme kuruluşları Fithç ve S&P "faiz yükselsin" diye talimat veriyor. Moody's de bir süre önce benzer şeyler söylemişti... Almanya'nın ikinci büyük bankasının baş ekonomisi ise, "dolar kan kaybediyor, dikkat" demişti.

"Faizler yükselsin" diye rantiyye kesiminden başkası demez. Yani en büyük rantiyyeciler... Küreselciler. Sabit getirilir materyaller yükselince, değişken getirisi olanlar düşer demek istiyorlar. Enflasyonist ortam oluşsun ki, yatırımları daha başlamadan avantajlı duruma geçsin istiyorlar. Borsa düşsün ki hisse alalım istiyorlar.

Gafil olmayalım. Reis'in "faizler yükselmesin, aksine düşürülsün" talimatının sonuna kadar destekçisiyim.

Dolara hücum edenler ve yüksek para sahibi faizde parası olanlar... Hepiniz vebal altındasınız. Yarın ağlayacaksınız.

Seçim ve Brekxit sonrası çok farklı gelişmeler olacak. İnanıyorum. Sabahın gelişi geceden belli olur.

Merak etmeyin her şey kontrol altında. Ama eğer ki ilahınız para ise, hiç bir şey kontrol altında olmayabilir.

Selam ve dua ile.