İsrail ordusunun saldırısı sonrasında yüzlerce kişinin yaşamını yitirdiği Gazze’de hayatta kalmayı başaranları ise zorlu bir hayat mücadelesi bekliyor. Evleri yerle bir olan, yakınlarını kaybeden halkın tüm bu olumsuzluk ile birlikte elektrik kesintileriyle hayatları iyice zorlaşıyor.

Gazze’de hastane, elektrik santralleri, enerji nakil hatları ve alt yapı gibi önemli tesislerin hedef alındığı saldırı sonrasında elektrik kesintileri halkı bezdirdi. Daha önce gün içinde 8 saat elektrik verilip 8 saat elektriklerin kesildiği kentte saldırı sonrasında çok sayıda bölgede elektriklerin tamamen kesildiği belirtiliyor. Günde 3 saat elektriğin ulaştığı bölgeler ise kendini şanslı görüyor.

ELEKTRİK SADECE AYDINLATMADAN İBARET DEĞİL, YAŞAMIN HER ALANINDA GEREKLİ

Şati Mülteci Kampı’nda yaşayan Semah Şekşek (39) yaşanan elektrik kesintilerinden yakınıyor. Şekşek, "Elektrik hayatımızın tabiri caiz ise motoru. Çünkü elektrik sadece aydınlatmadan ibaret değil, yaşamın her alanında lazım. Elektriklerin kesilmesi yaşantımızı oldukça zorlaştırıyor. En basitinden buz dolabındaki tüm yiyeceklerimiz bozuluyor. Atmak durumunda kalıyoruz." diye konuştu.

Yaşadıkları sıkıntıları anlatmaya devam eden Şekşek, elektrik kesintileri sebebiyle en tabii ihtiyaç olan suyun bile temin edilmediğini belirtiyor. Şekşek, "Elektrik olmadığı için evin ihtiyacı olan suyu temin edemiyoruz. Suyu depolara taşıyamıyoruz, çünkü dinamo elektrikle çalışıyor. Bununla birlikte artık çamaşırları makinede değil elde yıkıyoruz. Suyu çok kısıtlı kullanıyoruz. Gerektiğinde çocukları evin yakınındaki okula gönderiyorum, bidonlarla su getiriyorlar. Elektrik gidip gelmesi sebebiyle televizyon gibi tüm elektrikli araçlar bozuldu.” şeklinde konuştu.

Karanlık sebebiyle çocuklarının korktuğunu ifade eden Şekşek, "Saldırılar sebebiyle çocukların psikolojisi bozuldu. Karanlıktan da korkar oldular. Oyalanırlar diye televizyon izlesinler istiyoruz. Elektrik olmadığı için onu da yapamıyorlar." dedi.

Semah Şekşek’in eşi Abdulmunim Şekşek de elektrik olmadığı zamanlarda su temininde elektrik dinamosunu çalıştırmak için komşulardan benzin aldığını onun da kuşatma sebebiyle çoğu zaman temin edemediklerini ifade ediyor.

Abdulmunim Şekşek, alternatif olarak elektrik şarj sistemi kullanmaya çalıştıklarını ancak bunun da elektriğe ihtiyaç duyduğunu aktardı. Gazze’de aydınlanma için genellikle mum kullanıldığını ifade eden Abdulmunim Şekşek, mumun özellikle çocuklar için tehlike arz ettiğini, hem kendilerini hem de evi yakma tehlikesi taşıdığını söyledi.

ÇOCUKLAR KARANLIKTAN KORKUYOR

Şekşek, "Elektrik olmadığı için haberleri televizyondan izleyemiyoruz. Tüm gelişmeleri küçük bir radyodan takip ediyorum." diyor. Şekşek'lerin 7 yaşındaki kızları ise karanlıktan çok korktuğunu özellikle bombardıman olduğu gecelerde geceleri uyuyamadığını söylüyor.

Şekşek ailesinin Gazze halkının yaşadığı sıkıntıları adeta özetliyor.

İSRAİL’İN SON SALDIRISI GAZZE’DE VAR OLAN ELEKTRİK KRİZİNİ ŞİDDETLENDİRDİ

Filistin Enerji Kurumu Başkan Yardımcısı Fethi Şeyh Halil, Gazze’de yaşanan elektrik sıkıntısının İsrail’in elektrik santralleri ve nakil hatlarını hedef almasından kaynaklandığını belirterek, “İsrail bombardımanı sebebiyle elektrik santralleri büyük zarar gördü. Kablolar kesildi. Bu yüzden elektrik sıkıntısı yaşanıyor. Gazze’nin ihtiyacı olan 420-450 MW elektriğin sadece 120 MW'ı ulaşabiliyor. Gazze 2006 yılından beri elektrik sıkıntısı yaşıyor. Buna göre günde 8 saat elektrik verilir, 8 saat kesilirdi. Ancak son saldırı bu krizi şiddetlendirdi.” açıklamasında bulundu.

ABLUKA SEBEBİYLE ELEKTRİK SANTRALLERİ YENİLENEMİYOR

Enerji Kurumu Başkan Yardımcısı Halil, Gazze ablukasının elektrik santrallerinin geliştirilmesini engellediğine dikkat çekerek, kuşatma sebebiyle elektrik tesisatlarının yenilenmediğini bu yüzden gerekli teçhizatın tedarik edilmemesi sebebiyle söz konusu sorunların yaşandığını aktardı.

Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Abdulati, elektrik kesintilerinin Gazze’de yaşamı adeta felç ettiğini kaydederek, “Elektriğin olmaması sebebiyle Gazze susuz kaldı, fırınlar ekmek çıkartamıyor. Sürekli elektrik ihtiyacı olan özellikle sağlık sektörü felç oldu. Yüksek binalarda yaşayan insanlar evlerine su taşıyamıyor. Elektrik krizi alt yapı hizmetlerini adeta çökertti.” şeklinde konuştu.

İSRAİL SAVAŞ SUÇU İŞLİYOR

İsrail’in Filistin halkının yaşantısını bir felakete çevirdiği, bunun da kanuni olarak takip edilerek yargılanması gerektiğini ifade eden Abdul Ati, İsrail’in savaş suçu işlediğini, uluslararası topluma Filistinlilere karşı işlenen bu suçları durdurmak ve İsrail’e baskı yapmak amacıyla harekete geçme çağrısında bulundu.

Elektrik kesintileri dâhil uluslararası sözleşmeler kapsamda İsrail’den hesap sorulmasını isteyen Abdulati, bunun da Roma Anlaşması'nın 71. Maddesi’nin bir gereği olduğunu belirtti.