Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, geleceğin dünyasında iki tür millet sınıfının olacağını belirterek, "Bilgiyi üreten milletler ve bilgiyi tüketen, yani bilgiye muhtaç milletler. Hiç kuşkusuz Türk milleti bilgiyi üreten ülkelerden olmak zorundadır" dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, İstanbul Kongre Merkezi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da konuk olduğu "Türkiye İnovasyon Haftası" etkinliğine katıldı. Konuşmasında bilgi çağına değinen Zeybekci, "Geleceğin dünyasında iki tür millet sınıfı olacaktır. Bilgiyi üreten milletler ve bilgiyi tükete; yani bilgiye muhtaç milletler. Hiç kuşkusuz Türk milleti bilgiyi üreten ülkelerden olmak zorundadır" ifadelerini kaydetti.
Türkiye’nin son 15 yılda çağı ıskalamak üzere olduğu zaman aralığından sıyrılarak çağı yakalamak üzere başarıya imza attığını kaydeden Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci şöyle konuştu:
"Türkiye olarak geldiğimiz bu noktaya bilim, teknoloji, patent, buluş, ekonomi, finans, enerji, hammadde tüketim ve dağıtım kanallarının kontrolünde söz sahibi olmadığımız bir zaman diliminde ulaştık. Gelmiş olduğumuz bu noktadan sonra bir adım daha ileri gitmek istiyorsak eğer öncelikli olarak bunu milli bir kararını vermemiz gerekiyor. Son 15 yılda Türk milleti bu kararı verdiğini her anlamda açıkça ifade ediyor. En son örneğini de 15 Temmuz Türk demokrasi devrimi ve zaferi ile yaşadı ve gösterdi. Şimdi bugüne kadar söz sahibi olmadığı bilim, teknoloji, patent, buluş, enerji, hammadde, tüketim ve dağıtım kanallarının hepsinde Türkiye söz sahibi olmak zorundadır. Geleceğin dünyasında iki tür millet sınıfı olacaktır. Bilgiyi üreten milletler ve bilgiyi tüketen yani bilgiye muhtaç milletler. Hiç kuşkusuz Türk milleti bilgiyi üreten ülkelerden olmak zorundadır."

"Türkiye’nin bilgi üretme problemi vardır"
"Biz kararımızı verdik. Dünyanın ilk 10, Avrupa’nın ilk 3 büyük ekonomisinden biri olacağız" diyen Zeybekci, "Bu hedefe ulaşmak için öncelikle kontrolümüzde olmayan alanlarda kontrol sahibi olan ülkelerden biri olacağız. Ancak böylelikle ihracat birim kilogram fiyatımızı iki buçuk, 3 dolar seviyesinin üzerine çıkaracağız. Ancak bu sayede ihracatımızın içindeki ileri teknolojinin payını yüzde dörtlerden yüzde yirmilere yükselteceğiz. Ne zaman bilgiyi ürettik, egemen ve etkin bir millet olduk; ne zaman bilgi üretmekten uzaklaştık, edilgen birilerinden, birileri tarafından yönetilen ülke haline geldik. Tarihimizdeki başarı, çağlarımızın ortak noktası, daha evvel kimsenin düşünmediği ve zihnin içinde yok olmaya mahkum ettiği fikirleri yenilikçi hale dönüştürebilmemizdir. İnovasyon dediğimiz olgu tıpkı bir beden de görülmeyen can gibidir, aslında ekonomi organizmasını işleten, en temel öğedir. Ekonomik aktörlerin yenilikçi araçlarla tanışamadığı, dinamizmin var olmadığı bir ekonomik yaşam mümkün değildir. Can yoksa inavasyon yoksa ekonomik yaşam sürdürülebilir değildir. Türkiye’nin cari açık problemi yoktur, Türkiyenin bütçe açığı problemi yoktur, Türkiye’nin dış ticaret açığı da yoktur, Türkiye’nin tek bir problemi vardır inavasyon problemi vardır. Türkiye’nin bilgi üretme problemi vardır. Türkiye’nin inovasyon ve bilgi açığı problemi vardır. Bunu kapattığımız zaman otomatik olarak diğerlerinin de kapanacağı nettir" ifadelerini kullandı.