İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Cihannüma Araştırma ve Uygulama Merkezi'nden İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Engin Küçüksille, Türk para ve sermaye piyasasının geleceğini Avrupa Merkez Bankası ile Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) belirlediğini söyledi. Küçüksille, "Türkiye çok hareketli bir ülke olması nedeniyle borsa güven vermiyor. Türkiye’de risk var. Seçim var, operasyonlar var. Bu gibi yaşanan gelişmeler siyasi risk de demek. Bu da ekonomi üzerinde risk oluşturur." dedi.

Türkiye’deki para politikası tek başına belirleyici olmadığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Küçüksille, "Avrupa’daki politikalar, Amerikan Merkez Bankası'nın davranışları gibi yurtdışındaki aktörler ülkemizin ekonomik politikalarında oldukça etkili. Örneğin Amerika faiz arttırdığında Türkiye’deki fonlar satılıp Amerika’ya gider. Çünkü bu değişim daha çok kazandırır." dedi.

Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Mario Draghi’nin ekim ayında varlığa dayalı menkul kıymet alımlarına başlayacağını söyleyip varlık alımlarının büyüklüğü konusunda bir açıklama yapmamasının piyasalarda belirsizlik yarattığını belirten Yrd. Doç. Dr. Engin Küçüksille, "Eğer Avrupa’daki bankalar ve fonlar paralarını ülkemizde değerlendirmek isterlerse faizlerde ve kurlarda bir düşüş ve hisse senedi piyasalarında bir yükseliş görülebilir. Avrupa Merkez Bankasının Politika faizi oranını yüzde 0,15’ten yüzde 0,05’e, düşürdü. Aslına bakılırsa çok az sayıda ekonomist böyle radikal faiz kararları beklemekteydi. Faizler indiğinde ülkeye yabancı kaynak da gelmez." diye konuştu.

"SİYASAL GELİŞMELER EKONOMİYİ ETKİLER"

Türkiye borsasında iniş çıkışların yaşanmasının olağan bir durum olduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Engin Küçüksille, yaşanan siyasi gelişmelerin ekonomiyi de doğrudan etkilediğini ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Engin Küçüksille, "2013 Mayıs ayı Gezi olayları ile son yaşadığımız cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecine kadar ki olan döneme baktığımızda borsada devamlı iniş çıkışların olduğunu görüyoruz. Türkiye çok hareketli bir ülke olması nedeniyle borsa güven vermiyor. Türkiye’de risk var. Seçim var, operasyonlar var. Bu gibi yaşanan gelişmeler siyasi risk de demek. Bu da ekonomi üzerinde risk oluşturur. Yurt dışında ise borsaların daha kontrol edilebilir bir seyir içinde gittiğini görüyoruz. Bu süreçte para girişlerinin büyük çoğunluğunun ekonomisi kısa vadeli şoklara kırılgan olmayan ülkelere daha fazla gitmesi büyük olasıdır. Aynı zamanda Amerika’da 2015’in ortasında faiz artışına gidileceği beklentisini de unutmamak gerekiyor." şeklinde konuştu.