CHP'de FETÖ skandalları silsilesi!

SSK'yı batırınca ‘Karabulut' olan soyadını ‘Kılıçdaroğlu' diye değiştirdi, ‘Rahşan affı' ile kurtuldu. Önü ise FETÖ lideri Gülen'in dostu Ecevitlerce açıldıkça açıldı. Baykal'a kumpas kuran CHP eski üyesi FETÖ lideri Gülen, Kılıçdaroğlu'nu CHP'ye genel müdür tayin etti. Baykalcılar sustu, diğer CHP'liler ise Kılıçdaroğlu'na oy vererek Gülen'in operasyonuna destek verdi. CHP Genel Müdürü'nün Adana mitinginde sergilediği FETÖ'cü tavır ise bardağı taşırdı, CHP'yi bölünmenin eşiğine getirdi. Aralarında Deniz Baykal'ın da olduğu bir grup isyan bayrağı açtı. CHP'de ‘diktatörlük' kuran Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı dün FETÖ'den gözaltına alındı. Nihat Genç ve Ümit Zileli gibi isimler ise açtı ağzını yumdu gözünü. Kısacası CHP'nin dikişleri söküldü, yamaları patladı.

Terörist Gülen'in CHP'yi ele geçirdiğini ve CHP Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu'nun Gülen'e çalıştığını yazan Odatv yazarı Nihat Genç, “Disipline verilen Murat Hazinedar işi ne oldu? Kimleri koruyor, kolluyor, bu sessizlik, bu gizlilik ne? Daha geçen gün Beyaz TV, Dinamit programında İçişleri Bakanlığı eski çalışanı bir FETÖ'cünün kurduğu yüzlerce paravan şirketi belgeleriyle gösterdi, CHP'nin Ege Bölgesi'ndeki belediyeleri bu paravan şirketleri satın almış, Fetöcü denilen CHP'ye ve Kılıçdaroğlu'na şah damarından daha yakınmış. Vay anam vay, neler oluyor, tık yok, konuşan yok. Kılıçdaroğlu hepimizin zekâsıyla oynamaya devam ediyor” diye yazdı. 

CHP liderinin Adana'da FETÖ'cüler için “burada” dedirtmesini eleştiren Nihat Genç, “Acaba insanlık, izan, haysiyet, sorumluluk, erdem ve haysiyet akıl da orada mıydı? Kılıçdaroğlu'na ünlü filozof Schapenhaur'un tavsiyesini öneriyorum. Schapenhaur, ‘her sabah kahvaltıda canlı bir kurbağa yiyin, gün boyu bir daha benzer iğrenç, çirkin işler yapmayın' der. Kılıçdaroğlu, her sabah kahvaltıda canlı bir kurbağa yesin, gün boyu bir daha beynimizi canlı canlı yemesin” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun Adana'da meydana değerleri inkâr etmek için klozet hela koyduğunu ve Ilıcak'ı özgürlük kahramanı ilan ederek yüzyıllık CHP tarihini helaya attığını yazan Nihat Genç, Kılıçdaroğlu'nun Gülen'i mehdi olarak görüp bağlandığını belirterek, “İsmet İnönü'ye değil, Fetöcü ‘şeytanlara' sahip çıktı. Köle ahlakı ve erdemi yok sayar, itaat öğretir, Sayın Kılıçdaroğlu ‘Mehdi'ye bağlılığınız su götürmez bir gerçek. Altan'ları, Ilıcak'ları rahat bırakın, onlar, ‘gönüllü kurban' olmuşlar. Yeni CHP'nizin ‘Mehdi'ye ‘adanmış' bir parti olduğunu da bu vesileyle herkes gördü. Adanmış köle ahlakıyla Fetö'ye ve Amerika'ya ajanvari göbekten bağlı vatan hainlerinin ‘itaati' öyle görünüyor ki Kılıçdaroğlu'nun ağzının sularını akıtıyor, Fetö'ye bağlılık Amerika'ya itaat, Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye uygun gördüğü bu siyaseti, tebrik ediyorum” şeklinde yazdı. 

Kılıçdaroğlu'nun mitingindeki tutumunu eleştiren diğer bir isim CHP Milletvekili Deniz Baykal ise, “Keşke olmasaydı, buna izin verilmeseydi. Büyük bir komplonun aktif unsuru olarak görev yapmış olanların ödüllendirilmesini, topluma saygıdeğer gösterilerek alkışlanmasının sağlamasını haklı bulmak mümkün değil. Sayın Genel Başkan dikkat etmeden, bir ayrım yapmadan ve toplumun bu duyarlılığı göstereceğini de muhtemelen dikkate almadan bunu yapmıştır" ifadelerini kullandı.

Yazıklar olsun Kemal Bey! başlıklı bir yazı kaleme alan Korkusuz yazarı Ümit Zileli de, “Hiç abartmadan söyleyeceğim; kanımın damarlarımdan çekildiğini, buz kestiğimi hissettim. İyi, güzel de Kemal Bey, yıllarını zindanlarda geçirmiş kendi milletvekillerinin, zulme uğramış yurtseverlerin, ölüme yatırılmış kahraman subayların, onların ailelerinin yüzüne nasıl bakacak dersiniz? Niceleri alçakça kumpaslarda yaşamını yitirdi, yakınlarını yitirdi… Onların aileleri, eşleri, kızları, oğulları yakanıza yapışıp, ‘Allah belanızı versin' derse şayet nasıl bir karşılık düşünür acaba Kılıçdaroğlu” diye sordu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı Doç. Dr. Fatih Gürsul, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Ankara'da gözaltına alındı. Ankara'daki evinde arama yapılan Gürsul'un "Kırmızı ByLock listesinde" olduğu iddia edildi.

Kumpas sanıklarının savunmasını yapan Avukat Celal Ülgen sosyal medyada, “Mitingde gazeteciler sayılmış ve yoklama yapılmış. ‘Nazlı Ilıcak' denince halkın ‘burada' demesi istenmiş. O oradaysa, ben orada yokum” diyerek tepki gösterdi. Ülgen'in mesajını retweet yapan CHP milletvekili ve FETÖ'nün Ergenekon'dan yargılanan eski Teğmen Mehmet Ali Çelebi, “Ali Tatar, Murat Özenalp, Cem Çakmak'ların sesleri, bakışları olmaya devam edeceğiz. Cumhuriyet ve demokrasi cephesinde Altan ve Ilıcak yoktur” diye paylaşım yaptı. CHP'li Dursun Çiçek de Ilıcak ve Mehmet Altan'ın kumpas davalarında yaptığı yargısız infazları bu milletin asla unutmayacağını söyledi. 

Fransız sanatçı Marcel Duchamp'ın yüzyirmi yıl önce “işlevi biten” sanatı protesto için sanat müzesine bir closet hela koyduğunu hatırlatan Genç, “Uluslar arası sanat eleştirmenleri bu closet helayı yüzyılın en etkileyici sanat eseri olarak seçer, neye niyet neye kısmet. Aynı closet helayı Kılıçdaroğlu CHP'nin kuruluş değerleri ve milli ve sol varlığını inkar etmek için Adana mitinginde meydana koydu. Kılıçdaroğlu'nun Adana meydanına koyduğu closet helayı da şüpheniz olmasın uluslar arası Avrupalı ABD'li siyasetçiler yüzyılın siyaseti diye takdirle övecektir. Kılıçdaroğlu'nun Nazlı Ilıcak'ı özgürlük kahramanı ilan etmesi yüzyıllık CHP tarihini closet helaya atmasıdır. Kardeşlerim, artık böyle düşünüyorum, Fetöcü yazarları kurtarmak ve Fetöcülere desteği kitleselleştirmek için, Cumhuriyet Gazetesi yazarlarını dahi hiç sebep yokken içeri tıkanlar, bu closet helayı Adana meydanında sergileyenlerdir” eleştirisinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, İsmet İnönü'ye sahip çıkamadığını ama Fetöcü ‘şeytanlara' sahip çıktığını yazan Genç, “Kardeşlerim bir soyut özgürlük lafıdır gidiyor. Bir tarafta özgürlük kavramı diğer yanda Nazlı Ilıcak, yani hakikatle kavram uyumlu mu? Yani, bir özgürlük var, bu doğru, bir de Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan'a özgürlük diyoruz, ikisi aynı şey mi yoksa çelişiyor mu? Nazlı Ilıcak'ı ‘özgürlük kahramanı' yaptığımıza göre, Silivri Cezaevi de CHP'ye göre ‘Bastil' hapishanesi. Ve devrimci (!) CHP'liler Bastil'i yıkmak için Adana Meydanı'ndan hücuma geçti” tespitinde bulundu.

CHP liderinin sahte Mehdi Gülen'e bağlı olduğunun altını çizen Genç, “Köle ahlakı erdemi onuru yok sayar, itaat öğretir, sayın Kılıçdaroğlu Mehdiye bağlılığınız su götürmez bir gerçek, Mehdi, müridlerinin İbrahim peygamber hikayesindeki gibi kendisine kurban olmalarını istiyor, sorun burada, bizler ‘kurban' olmayı hem ahlaksızlık hem suç olarak görüyoruz. Adana Meydanı'nda Mehdi'ye kurban verdiğiniz o başınıza bu millet kurban olsun. Mehmet Altanları Nazlı Ilıcakları rahat bırakın, onlar, ‘gönüllü kurban' olmuşlar ve bu derin mistik bağlılığın büyük ve derin bir din-ibadet olduğunu düşünüyorlar. Yeni CHP'nizin Mehdi'ye ‘adanmış' bir parti olduğunu da bu vesileyle herkes gördü. Adanmış köle ahlakıyla Fetö'ye ve Amerika'ya ajanvari göbekten bağlı vatan hainlerinin ‘itaati' öyle görünüyor ki Kılıçdaroğlu'nun ağzının sularını akıtıyor, Fetö'ye bağlılık Amerika'ya itaat, Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye uygun gördüğü bu siyaseti, tebrik ediyorum” şeklinde yazdı.

Kılıçdaroğlu ve ekibinin CHP'ye yaşattığı utanç dolu rezilliklerin partiye çok kötü bir son hazırladığını belirten Genç, “Yoksa sizin de mi torununuz Londra'ya belediye başkanı olmak istiyor? Kılıçdaroğlu gibi, erdemli duruşu, onuru hiç yaşamamış bir insana anlatmak zordur. Sevgili CHP'liler, üzgünüm, hala onlar da insan-mağdur diyenler var içinizde. Kılıçdaroğlu ve yeni CHP kime dayanıyor? Avrupa'nın ağzına mı Amerika'nın ağzına mı Fetöcüler'in ağzına mı, cevap: hepsine” diye yazdı.

CHP'nin vatan hainlerini savunduğunu itiraf eden Nihat Genç, “Kılıçdaroğlu gibi, erdemli duruşu, onuru, hiç sorgulamamış, hiç yaşamamış bir insana bunu anlatmak zordur. Kılıçdaroğlu'nun kafasını etrafındaki sağ-sol liberaller şöyle çalıştırıyor: Aristo'nun mantık kitabı ‘organun' akıl yürütmenin ilkelerini anlatır, lisede mantık dersinde hepiniz öğrenmişsinizdir: Bir önerme, ikinci önerme ve kıyas. Her insan evladı hayatında ‘kıyaslar' yapar. Kılıçdaroğlu'nun kıyası ((tümdengelimi) şu: A önermesi: özgürlük her insan içindir. B önermesi: Vatan hainleri de insandır. C (sonuç): Vatan hainlerine de özgürlük. Kılıçdaroğlu ve şürekası sağ-sol liberaller işte bu biçimsel mantıkla kitleleri enayi yerine koyuyor” şeklinde yazdı.

Uzun yıllardır CHP'yi işgal ve gaspetmiş bir ‘düz mantık'ın kitleleri kandırdığını yazan Genç, “Sevgili CHP'liler, üzgünüm, hala onlar da insan-mağdur diyenler var içinizde. Kılıçdaroğlu ve yeni CHP kime dayanıyor? Avrupa'nın ağzına mı Amerika'nın ağzına mı Fetöcüler'in ağzına mı, cevap: hepsine. Bir sosyal demokrat parti sırtını Fetö'ye değil. Bir sosyal demokrat otuz-kırk yıldır dünyayı kana bulayan sağ-sol liberallerin soyut özgürlük laflarına değil… Bir sosyal demokrat üfürerek sallayarak değil… Bir sosyal demokrat parti, aksine, sosyal gerçeklik üzerine bu sosyal taban üzerine siyaset yapabilmeli. Aklı başında bütün CHP'lilere soralım: sırtınızı vatan hainlerine dayayan ‘gerçeklik' nasıl bir gerçeklik” diye sordu.

Fetöcülerin ‘insan' değil vatan haini ve ajan olduğunun altını çizen Genç, “Bir daha soralım, Mehdi'ye ve Fetö'ye sırtını dayamak Mehdi'yi ve Fetö'yü özgürlük kahramanı ilan etmek hangi siyasetlerin sonucudur? Milletin başından aşağı bombalar yağdırmışlar. Ve her türlü sapıklıkları ve her türlü tecavüzcülükleri hukuki olarak belgelenmiş bu ajanları, sen, Adana'da alkışlattırıyorsun” eleştirisinde bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı Doç. Dr. Fatih Gürsul, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Ankara'da gözaltına alındı. Ankara'daki evinde arama yapılan Gürsul'un "Kırmızı ByLock listesinde" olduğu iddia edildi.

En sert tepkilerden birini veren CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, “Yeter artık. Sabır sabır, bir yere kadar. Ben Atatürk'ün kurduğu gibi bir CHP istiyorum, oraya buraya savrulan değil” dedi. Özcan sosyal medya hesabında ayrıca Ergenekon-Balyoz süreçlerin savunucusu FETÖ'cülerin isimlerinin anılması kabul edilemez” paylaşımını da yaptı. Özcan, “Cumhuriyet düşmanlarının bizim mitingimizde anılıp, alkışlatılmaya çalışılması benim yüreğimi sızlattı. Oradan oraya savruluyoruz, bir gün HDP ile bir gün FETÖ ile anılır hale geliyoruz” diye konuştu.

Kaynak: Yeni Söz