Cumhurbaşkanı, Birleşik Krallık Başbakanı May ile gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Türkiye uzun yıllardır, PKK, DEAŞ, DHKP-C ve FETÖ gibi eli kanlı terör örgütleriyle mücadele ediyor. Bu terör örgütlerinin faaliyetlerinin engellenmesi, örgüt mensuplarının malvarlıklarının dondurulması ve ülkemize iadesi başlıklarında Birleşik Krallık ile iş birliğimizi derinleştirmek istiyoruz” dedi.

TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEDE İŞ BİRLİĞİ

Cumhurbaşkanı, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Türkiye uzun yıllardır, PKK, DEAŞ, DHKP-C ve FETÖ gibi eli kanlı terör örgütleriyle mücadele ediyor. Bu terör örgütlerinin faaliyetlerinin engellenmesi, örgüt mensuplarının malvarlıklarının dondurulması ve ülkemize iadesi başlıklarında Birleşik Krallık ile iş birliğimizi derinleştirmek istiyoruz. Ziyaretim vesilesiyle, İçişleri Bakanlarımız tarafından güvenlik iş birliğine yönelik bir niyet beyanı imzalanmasından memnuniyet duyuyoruz. Ayrıca, güvenlik ve istihbarat alanlarında yeni anlaşma metinleri üzerinde çalışmalar sürüyor.”

Ziyareti vesilesiyle, iki ülke arasında Kültür Merkezleri Anlaşması’nın imzalandığını da aktaran Cumhurbaşkanı, bu anlaşmayla birlikte Londra’daki Yunus Emre Türk Kültür Merkezi ile Türkiye’deki İngiliz Kültür Merkezi’nin statülerinin hukuki bir çerçeveye yerleştirildiğini dile getirdi.

“ABD’NİN, KUDÜS’Ü İSRAİL’İN BAŞKENTİ OLARAK TANIMA GİRİŞİMİNİ ASLA KABUL ETMİYORUZ”

Açıklamasında, yaptıkları görüşmelerde Suriye, Irak, İran, Kapsamlı Ortak Eylem Planı ve Kudüs/Filistin başta olmak üzere, bölgedeki son gelişmeleri de ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı, Amerika Birleşik Devletleri’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ve Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma girişimini asla kabul etmediklerini vurguladı.

ABD’nin, bu girişimiyle Birleşmiş Milletler’i ve kararlarını ve uluslararası hukuku açıkça hiçe sayarak bölgedeki ihtilafın çözümünde bir arabulucu değil, bir taraf olduğunu ilan ettiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı, Kudüs’ün gerek BM kararlarıyla, gerekse uluslararası anlaşmalarla garanti altına alınmış statüsünü değiştirecek her türlü adımdan kaçınılmasının şart olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı, “ABD yönetiminin fütursuz politikaları, İsrail’i işgal, gasp ve şiddet yönünde daha da cesaretlendirmiştir. Nitekim dün 55 Filistinlinin ki son aldığım rakam 60, hayatını kaybetmesine, birçoğu ağır olmak üzere 2500’ünün de yaralanmasına sebep olan saldırılar işte bu politikaların sonucudur” dedi.

“İSRAİL VAHŞETİNİ LANETLİYORUM”

İsrail saldırılarında şehit olan tüm Filistinlilere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa temennisinde bulunan ve gerçekleştirilen vahşeti lanetlediğini belirten Cumhurbaşkanı, 1948’de Filistin’in, şu anda İsrail’in işgal ettiği toprakların tamamında yerleşik durumunda olan bir ülke olduğunu, o günden bu yana İsrail’in topraklarını işgal ederek Filistin’i bir avuç yere sıkıştırdığını dile getirdi.

Bunu kabul etmenin mümkün olmadığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı, “Güçlüyüm, öyleyse haklıyım mantığıyla İsrail bölgede bu adımları atmıştır. Ve biz İsrail’i şu attığı adımlarla haklı olarak kabul etmemiz mümkün değildir ve İsrail orada işgalcidir ve terör estirmeye de devam etmektedir” ifadelerini kullandı.

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI’NA OLAĞANÜSTÜ TOPLANTI ÇAĞRISI

Uluslararası toplumu ve Birleşmiş Milletler’i zaman kaybetmeksizin harekete geçmeye, bu zulme son vermeye davet ettiğini belirten Cumhurbaşkanı, konu ile ilgili şunları kaydetti: “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda bildiğiniz gibi yapılan oylamalarda daha önce 128 ülke bu taşınma eylemine ‘hayır’ demiştir. Adını bile duymadığımız sekiz ülke, Amerika ve İsrail’in dışında, onlarla beraber sekiz, onlarla birlikte çıkan karar aslında böyle bir adımı engelliyordu, ama bu başarılamadı. Niye? Amerika ‘ben güçlüyüm öyleyse haklıyım’ diyor. Hayır, sen haklı değilsin, tarih seni affetmeyecek, bu gerçeği göreceğiz. İsrail’i hiç affetmeyecek, bunu da göreceğiz. Öyleyse bütün mesele, biz güçlüden yana mı olacağız, yoksa haklıdan yana mı olacağız? Onun için İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak Türkiye’ye biz şu anda tüm üyelerimizi davet ediyoruz ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nı Cuma günü İstanbul’da olağanüstü bir toplantıya çağırıyoruz ve bu olağanüstü toplantıyla birlikte de dünyaya çok güçlü bir mesajı İstanbul’dan vereceğiz, bu adımı orada atacağız.”

Açıklamalarını Birleşik Krallık Başbakanı May’e ev sahipliği ve sıcak misafirperverliği için teşekkür ederek tamamlayan Cumhurbaşkanı, basın mensuplarının sorularını da cevaplayarak, değerlendirmelerde bulundu.