Türkiye’de yakında Cumhurbaşkanlığı ile Milletvekili Genel Seçimleri’nin yapılacağına ve kendisinin de aday olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sürecine rağmen, önceden planlanan bu ziyareti gerçekleştirmeyi ve forumda katılımcılarla bir araya gelmeyi özellikle istediğini açıkladı.

“TATLIDİL FORUMU İLİŞKİLERİMİZE ÖNEMLİ KATKI SAĞLIYOR”

Konuşmasında. Türk-İngiliz Tatlıdil Forumu’nun gönlünde ayrı bir yeri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşik Krallık’la mevcut stratejik ortaklığın ve Tatlıdil Forumu’nun temellerinin başbakanlığı döneminde atıldığını hatırlatarak, “İkili ilişkilerimize önemli katkı sağlayan bu platformu 2011 yılında gerçekleştirdiğim Londra ziyaretim sırasında dönemin Başbakanı David Cameron birlikte kurmuştuk” dedi.

Tatlıdil Forumu’nun, iki ülke siyasetçilerinin yanı sıra iş adamları, akademisyenler ve medya mensuplarının bir araya gelerek oluşturdukları bir olgunluk ve adeta bir “think tank” mecrası olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de forumun güçlenmesi ve gelişmesi için destek vermekle yetinmeyip, fırsat buldukça forum kapsamında düzenlenen toplantılara katıldığını dile getirdi.

“TÜRKİYE-BİRLEŞİK KRALLIK İLİŞKİLERİ HER ALANDA DAHA DA GELİŞİYOR”

Köklü bir tarihî geçmişe sahip Türkiye-Birleşik Krallık ilişkileri ve iş birliğinin her alanda daha da geliştiği, derinleştiği ve ivme kazandığı bir dönemden geçildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle sürdürdü: “İlişkilerimizin bugün ulaştığı yüksek düzeyde, yakın zamanda her iki ülkede gerçekleştirilen halk oylamalarının önemli etkisi vardır. Türkiye geçen yılki Anayasa değişikliğiyle yönetim sistemini değiştirme kararını almıştır. Bu değişiklikle Türkiye’yi 2023 hedeflerine taşıyacak daha etkin ve verimli bir yönetim modeli oluşturuyoruz.”

“BİRLEŞİK KRALLIK’IN 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ SONRASINDA GÖSTERDİĞİ DAYANIŞMAYI UNUTMAYACAĞIZ”

Birleşik Krallık’ın da 2016 yılındaki halk oylamasında alınan brexit kararını uygulamak konusunda adımlar attığını ve reformlar üzerinde çalıştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlişkilerimizi yakınlaştıran bir başka önemli husus ise, Birleşik Krallık’ın, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ülkemizle gösterdiği samimi dayanışmadır. Türk demokrasisini, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni, seçilmiş hükûmeti ve doğrudan şahsımı hedef alan bu alçak darbe girişiminin ardından ülkemizle sergilenen dayanışmayı asla unutmayacağız” şeklinde konuştu.

Birçok Batı ülkesi hain saldırıyı kınamaktan dahi acizken, İngiliz makamlarının anında gerekli destek açıklamalarını yaptığını ve demokrasiden yana tavır koyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece, Birleşik Krallık, 15 Temmuz sonrasında, müttefikliğimizin ve stratejik ortaklığımızın yanı sıra, gerçek bir dost olduğunu da gösterdi” dedi.

“EKONOMİK İLİŞKİLERİMİZDE YAKALADIĞIMIZ İVMEYİ KORUMAKTA KARARLIYIZ”

Birleşik Krallık’ın, Türkiye için Avrupa’daki en büyük ikinci ihraç pazarı ve toplam ticaret hacminin 16 milyar doların üzerinde olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başbakan Sayın May, geçen yıl ülkemizi ziyaret ettiğinde koyduğumuz 20 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için de el birliğiyle çalışmaya devam ediyoruz. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizde yakaladığımız ivmeyi korumak ve değişen şartlara uyum sağlamak konusunda kararlıyız” şeklinde konuştu.

İki ülke uzmanlarının, düzenli aralıklarla bir araya geldiklerini ve iki ülke arasında serbest ticaret anlaşması imzalanması da dâhil olmak üzere tüm seçenekleri değerlendirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıda bulunan iş dünyası mensuplarına hitaben şunları söyledi: “Ülkemizde, 3 binden fazla İngiliz şirketine ev sahipliği yapıyoruz. Kendi şirketlerimiz ile Birleşik Krallık şirketleri arasında en ufak bir ayırım gözetmiyoruz. Bu sayede sizler de sadece son 15 yılda ülkemizde yaklaşık 10 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdiniz. Bu durumu ülkemize olan güveninizin bir tezahürü olarak değerlendiriyoruz. Biz de sizlere en iyi şekilde ev sahipliği yapmaya devam edeceğiz.”

TÜRKİYE’YE YATIRIM ÇAĞRISI

Türkiye’nin, 81 milyonluk bir iç pazara sahip olduğuna, bu pazarı yabancı yatırımcılar için genç, dinamik, yetişmiş işgücü, güçlü altyapı ve deneyimli özel sektörle daha cazip hâle getirmeye çalıştıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiliz yatırımcılara, “Son dönemde iddialı ve kapsamlı teşvik programlarını yürürlüğe koyduk. Yenilerini açıklamak için de hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bu çerçevede daha fazla yatırım için sizleri ülkemize bekliyorum” sözleriyle seslendi.

İki ülke firmalarının karşılıklı olarak faaliyet göstermesi, mal ve hizmet alıp satmayla yetinmemeleri, katma değeri fazla ve yüksek teknoloji içeren ürünleri birlikte üretme çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayii alanındaki ortaklığın, birlikte neler başarılabileceğini gösterdiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Millî Muharip Uçak projemiz çerçevesinde beşinci nesil savaş uçağı üretme hedefimizle, artık çıtayı çok yukarı çıkarmış bulunuyoruz. Ayrıca, ortak tasarladığımız ve imal ettiğimiz ürünleri üçüncü ülkelere gelin birlikte pazarlayalım. Dünyanın değişik coğrafyalarındaki iş ve ticaret imkânlarından birlikte yararlanalım. Türkiye’nin operasyonel imkânları ve Birleşik Krallık’ın finans gücü bir araya geldiğinde ortaya çıkacak sinerji, her iki taraf için de çok büyük kazançlar sağlayacaktır. Gelin bu büyük fırsatı birlikte değerlendirelim diyorum.”

“İKİ ÜLKE ARASINDAKİ STRATEJİK ORTAKLIK TERCİH OLMANIN ÖTESİNDE BİR GEREKLİLİK”

Geçen yıl Eximbank ile Birleşik Krallık’ın ihracat finansman kuruluşu UKEF aracılığıyla bu konuda önemli bir adım atıldığını, Türk ve İngiliz firmalarının üçüncü ülkelerde birlikte üstlenecekleri projelere ortak finansman sağlanmasına imkân veren kapsamlı bir iş birliği tesis edildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu iş birliğinin, iki ülke firmalarının üçüncü ülkelerde ortaklıklar kurmasını kolaylaştıracağını ifade etti.

Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki stratejik ortaklığı; basit bir tercih olmanın ötesinde, her iki ülkenin ve aynı zamanda geniş bir coğrafyanın menfaatleri açısından bir gereklilik olarak gördüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye olarak, Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğine önem veriyoruz. Orta Doğu’da kalıcı barış ve güvenliğin tesisi için çalışıyoruz. Suriye, Irak, Afganistan ve Somali gibi ülkelerin istikrara kavuşturulmasını hedefliyoruz. Terörizmin her türüyle ortak mücadele edilmesini istiyoruz. Tüm bu hususlar ülkelerimizin öncelikli gündeminde önemli bir yere sahiptir. Ülkemizin yanı başında, tüm dünyayı etkileyen çok ciddi sınamalar yaşanıyor. Türkiye ve Birleşik Krallık, uluslararası toplumun iki sorumlu üyesi ve iki müttefik olarak, bu sınamalarla omuz omuza mücadele ediyor. Terör ve düzensiz göçün sebepleriyle kaynağında mücadele edilmesi konusunda karşılıklı olarak kararlıyız.”