16.03.2018, 18:37

Kadın ve Tesettür

Tesettür kavramı uzunca bir süredir gündem de ve böyle de devam edecek gibi. İnsanlığın ekseriyetine hususan Müslümanlara zulüm, acı ve ızdırabtan başka bir şey vermeyen batının sefih medeniyeti kadını bir meta ve reklam ürünü haline getirdi.

Bireysellik ve hazcılığı netice veren batıl esaslarını güçlü olanın haklı olduğu, hayatta ki en önemli düsturun cidal-çarpışma kabul edildiği, hedefin menfaat olarak gösterildiği bu zorba düzen insanlık tarihinin en karanlık dönemini aydınlık çağı diye yutturmada başarılı da oldu maalesef.

Hâlbuki Kur’an medeniyeti haklının güçlü olduğu, teavün ve yardımlaşmanın tavsiye edildiği, fazilet ve ahlaki değerlerin önemsendiği esaslarını on dört asır önce, bedevi bir topluluk içinde ve insanlığın kölelik dönemini yaşadığı bir devirde tatbik etmiş ve yönetim, devlet sistemi, idareciler boyutunda en güzel örneklerini vermişti.

Asıl gayeleri İslam ve medeniyetimizin tahrifi olan bazı fikir akımları ve savunucularının Kadın ve örtünme üzerinden devam ettirdikleri bu tartışma tarihi gerçeklerle sabittir ve çoktan hitam bulmuştur. İslam’dan önce ve sonrasındaki kadına insaf ve vicdanla bakanlar bu iddiayı tasdik edeceklerdir.

Tesettür’ü bütünüyle örtünmek ve dikkat çekmemek olarak kabul edip asıl gayenin kadının hapsedilmesi değil aksine muhafazası, değerli kabul edilmesi, nefis ve insi şeytanların tasallutundan halas olması olarak ele almalıyız.

Batı ve taklitçileri, medeniyeti ve gelişmeyi kadının açılması ve fıtratına muhalif bir halde yıpratılması, istismar edilmesi olarak kabul edip insanlığa dikta etse de Müslümanların buna karşı ciddi bir duruş ve mücadele vermesi hem bugünümüz hem de istikbalimiz için olmazsa olmaz hakikatlerden birisi.

Kadın, medeniyetin beşiği, neslin ağacı, ailenin direğidir. Kadına şiddet uygulamak, onu istismar etmek, cenneti ayaklarının altına koyan İslam inancı ile bağdaşmaz. Sürekli gündemde tutulan kadın cinayetleri ve insanlık dışı muameleler insanlıktan nasibini almayan vahşilerin suçudur İslam’ın kusuru değildir.

İlk mektepten itibaren eğitim sistemi, sosyal hayattaki keşmekeş, günümüzdeki yazılı - görsel ve sosyal medyanın menfi yönlendirmeleri ve İslam ahlakından nasibini al(a)mayan fertlerin vahşiliklerini dinimize mal etmek en hafif tabirle alçaklıktır.

Dinimiz “bir masumun öldürülmesini bütün insanlığın öldürülmesi” olarak tarif ederken, zina ile ilgili hükümleri ortadayken, zayıfları korumayı ve öfkenin zararlarını öğütlerken nasıl olurda bu vahşilikleri onayladığı düşünülebilir.

Batı başta olmak üzere İslam olmayan toplumlarda bahsi geçen zulüm, işkence ve tecavüzlerin ülkemize ve diğer İslam ülkelerine nispetle çok daha fazla olmasına rağmen bu insanlık dışı uygulamalar üzerinden İslam’a saldıran zavallıların asıl gayelerinin ne olduğu vicdan ve insaf sahiplerinin malumudur.

Maalesef ülkemiz ve diğer İslam ülkelerinde de karşılaştığımız bu vahşilikler felsefe medeniyetinin vahşileştirdiği İnsan müsveddelerinin suçudur İslam’ın değil.

Bediüzzaman Hazretleri Tesettürle ilgili Ahzab Suresi 59. ayeti tefsir ettiği Lem’alar kitabında örtünme hakikatini dört nükte ile ele almaktadır.

Birinci Nüktede Tesettürün fıtri olduğu ve kadınların yaratılışı gereği örtünmeyi, yabani nazarlardan sakınmayı fıtratlarının iktiza ettiğini izah etmektedir.

İkinci Nüktede Eşler arasında ki muhabbet ve alakanın sadece dünyevi ihtiyaçtan ileri gelmediğini ve eşlerin birbirlerine ebedi dünyada da devam edecek bir arkadaş nazarıyla bakmalarını telkin eder. Allah’a iman etmek ve onu tanımak için geldiğimiz bu dünyada imtihan ve emanet yükünü eşimizle beraber omuzlayıp birbirimize yardımcı olmak ve dünyanın fani olduğu şuuruyla ahiret merkezli kudsi bir muhabbetle alaka kurmayı tavsiye etmiştir.

Ahirette ki cennet hayatında insan çok daha üstün bir formda yaratılacağı başka risalelerde izah edilmiştir. Cennetin taşları dünyanın hayvanları gibi, hayvanları dünyanın insanları gibi olduğuna dair rivayetler bulunmaktadır. Demek ki insanın cennetteki yaşam formu hayalleri zorlayacak bir güzellikte olduğu hükmüne varabiliriz.

Bu dünyada eşimizin hastalığı, yaşlılığı, güzelliği, çirkinliği geçicidir ve ebedi cennet hayatını bu dünyada kazanmak için birbirimize destek olmamız icap eder.

Üçüncü nüktede aile hayatının huzur ve saadeti için eşler arasında ki karşılıklı güven ve emniyetin esasına dikkat çekilmiştir. Eşlerin birbirlerine olan sadakat ve itimadını kıracak fiil, tavır, giyim ve söylemlerden kaçınmaları gereği hatırlatılır. Tesettür bu manada ciddi önem arz etmektedir.

Hz Ali rh “erkeğin tesettürü göz kapaklarıdır” buyurur. Eşler karşılıklı olarak aile hayatının muhafazası için gayret etmelidir.

Dördüncü nüktede ise Peygamberimiz evliliği tavsiye etmiştir. Evliliğin pek çok hikmetlerinden biriside kesret-i nesil olarak ifade edilmiştir.

Evlilik ve neslin devamı her devlet ve inancın tavsiye ettiği ve önemsediği bir hakikattir. Evlilik müessesinin devamı eşlerin karşılıklı fedakârlığı ve gayretleriyledir. Bu gayret ve fedakârlık karşılıklı güven ve muhabbet üzerine kuruludur. O zaman eşlerin her ikisi de yabani nazarlardan kendisini korumalı, aileleri, evlatları ve toplum için omuzlandıkları yükün farkında olarak karşılıklı güveni, muhabbeti, itimadı ve hukuku sarsacak giyim, kuşam, fiil, tavır ve sözlerden sakınmalıdır.

Bu vesile ile şunu da ifade etmesek eksik kalır.

Nasıl ki başka meslekleri tercih eden kadınlarımıza saygı duyuyoruz. Ev hanımlığı mesleğini tercih eden kadınlara da saygı duyulmalıdır. Kendi iradeleriyle o mesleği tercih etmiş ve çocukları, aileleri için büyük fedakârlıkta bulunmuşlardır. Ev hanımlarının hapis ve işkence altında oldukları izlenimi verilmesinden kaçınılmalıdır.

Tesettürüne dikkat eden kadınlara da saygı duyulmalıdır. Tesettürlü kadınları cahil, zavallı, aciz gibi lanse etmekten vaz geçilmelidir.

Kendilerini koruyucu ilan eden sözüm ona bazı kadın hakları savunucuları kadınlar arasında kast-ı mahsusla en büyük ayrımı yaparak  zulüm ve işkencenin asıl sebebidirler.

Zira kendi iradeleriyle örtünmeyi ve tesettürle okumak, çalışmak isteyen kadınlarımıza yapılan zulüm ve işkenceler döneminde bu kadın hakları savunucuları kadınların yanında değil zorbaların yanında yer aldığı unutulmamalıdır.

Özgür ve güçlü kadın motifinde ahlaki değerleri yozlaşmış, evlilik, çocuk gibi kavramlara yabancı, dünyevi bir meta ve reklam ürünü haline getirilmiş tasvirlerden sakınıp kadınlarımızı gerçekten özgür bırakıp kararlarına saygı duyalım…

O zaman şefkat kahramanı olan kadınlarımız fıtratlarının sesini dinleyerek başların tacı olacak ve ayakları altında ki cennetlerle yeryüzünü şenlendireceklerdir inşallah.

Yorumlar (6)
Abdullah 6 yıl önce
İsmail Bey "kadınlarımızı gerçekten özgür bırakıp kararlarına saygı duyalım" ifadesi gerçekten harika bir çağrı olmuş. Biz maalesef kadınlarımızı özgür bırakmaktan, onların -seküler tabirle- "dişiliğini yabancılara karşı kullanmasını" anlar hale geliyoruz. kadını değersizleştirmeyi, özgürlük olarak ifade etmeyi marifet sayar olduk.

istifade edilecek güzel bir yazı, bu konuda ne dünyevi ne dindar insanlardan güzel yazılar okuyamıyorduk. kaleminize kuvvet...
gamze altunok 6 yıl önce
evet kadın tesettür konusunda istediği gibi kadın olmak noktasında hür olmalı. islamla sanki kadın sınırlandırılmış gibi hissettiriliyor algı operasyonları ile ama çok güzel ifade edilmiş yazıda aslında islamın kadını ne kadar değerli kıldığı
Nesibe uyar 6 yıl önce
Ev kadinligi da bir meslek olmali konusunda cok haklisiniz. Anne aski egitimci isletmeci ve sair bir cok mesele ev kadinina bakiyor ve ev kadini kadar ureten meslek kolay kolay gosterilemez
mehmet 6 yıl önce
"İslamdan önce ve sonrasındaki kadına" bunu bir anlata bilsek
gizem tunç 6 yıl önce
evet ama kadınları eve hapsetmeyi istemiyorsunuz umarım
ceren fatmaoğlu 6 yıl önce
fıtratları bozduğumuz bu yüzyılda bu kadar güzel ve fıtratı asliyemize uygun kadını okumak güzel oldu. Ama keşke bunu kadın yazarlarımızdan da okuyabilsek
15
açık
Namaz Vakti 19 Mart 2024
İmsak 05:37
Güneş 07:02
Öğle 13:17
İkindi 16:40
Akşam 19:22
Yatsı 20:41
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13
Günün Karikatürü Tümü