Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hak-İş Konfederasyonu tarafından düzenlenen ’Yeni Anayasa ve Perspektifinde Sendikal Haklar! seminerine katılan Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, başkanlık sistemine geçilmesinin bu ülke için ekmek ve su kadar zaruri bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
Seminere Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Hukuk Müşaviri Faruk Bilir, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İşkur Genel Müdür Yardımcısı Abdurrahim Şenocak, İşkur 1. Hukuk Müşaviri Ramazan Tekin, sendika temsilcileri ve üyeleri katıldı. Seminerde konuşan Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci şöyle konuştu;
“15 Temmuz sürecini hep birlikte yaşadık, Allah bir daha milletimize böyle bir ihaneti yaşatmasın. 15 Temmuz’da şunu gördük. Çok büyük bir milletimiz var. Çok güçlü bir milletimiz var. Mesele vatan olduğunda, mesele bayrak olduğunda, mesele milli iradesi olduğunda canını hiçe sayarak her görüşte insanın nasıl tek yumruk olabileceğini 15 Temmuz’da öncelikle kendimize ve ondan sonra da tüm dünyaya göstermiş olduk. Milletimizle ne kadar iftihar etsek azdır. 15 Temmuzda şunu da gördük devletimizin de bir takım eksiklikleri olduğunu gördük. Sistem olarak devlet yapılanmamızın tekrar gözden geçirilmesi tekrar dizayn edilmesi ihtiyacını da gördük. 40 yıl boyunca bir ihanet şebekesinin hazırlandığını ve devletin mekanizmalarının buna ideal ölçülerde tedbir almadığını da gördük. Sistem noktasında devletin tekrar yapılandırılması noktasında önemli adımları atma zorunluluğumuz var. Özellikle bulunduğumuz coğrafyada yaşadığımız sıkıntıları gördüğümüzde Suriye’de, Irak’ta yaşananları gördüğümüzde dünyanın hızla gerilimini gördüğümüz dönemde Türkiye’nin güçlü bir irade ile yönetilmesi ihtiyacını da masa ya net bir şekilde koymamız lazım.”
15 Temmuz’un unutulmaması gerektiğini ifade eden Belediye Başkanı Bahçeci, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın o güçlü iradesi olmasaydı o hainler belki amaçlarını gerçekleştirecekti. Halk sokağa çıkmasaydı ’hiçbir yere gitmiyorum buradayım demeseydi’, millete o güveni vermeseydi, o zaman bu hainler belki de amaçlarına ve emellerine ulaşmış olacaktı. Türkiye’nin sistem olarak güçlü bir şekilde yönetilmesi lazım. Başkanlık sistemine geçmemiz bu ülke için ekmek ve su kadar zaruri bir ihtiyaçtır. Bunu yaparken 80 döneminin askeri yönetimi ile yapılmış Anayasa’nın da tekrar Türkiye’nin ihtiyaçlarına göre sivil bir anayasa çalışan emekçinin hakkını da gözeterek ve bütün özgürlüklerde güvenlik dengesi gözeterek tekrar düzenlenmesi lazım. Bizim kırmızı çizgimiz vatan sevgimizdir. Suriyelileri hepimiz görüyoruz. Kırşehir’de de var. Kamplara gidiyoruz görüyoruz. Vatanı olmayanın namusu olmaz. Vatanı olmayanın işi olmaz. Vatanı olmayanın evi barkı olmaz. Geleceği olmaz. Vatanı olmayanın hiçbir şeyi olmaz. 15 Temmuz’da bizim vatanımıza kast ettiler. Allah korusun o hainler başarılı olsalardı bugün Türkiye bunları konuşabilir miydik. Bizim kırmızı çizgimiz vatan sevgisi. Devletimizle, milletimizle vatana ihanet edenleri bünyesinde Allah’ın izni ile söküp atacak. Türkiye hızlı bir şekilde sistem değişikliğine gidecek. Şunu bilin ki Türkiye emin ellerde. Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım tarafından bu zor süreçlerde en iyi şekilde yönetiliyor ve idare ediliyor. Bizi yönetenlere hepimizin sahip çıkması lazım. Bir tane Türkiye var. Hepimiz aynı gemi içerisindeyiz. Görüşümüz ne olursa olsun. Meşrebimiz ne olursa olsun inancımız ne olursa olsun hepimiz aynı geminiz içindeyiz” dedi.
Konuşmaların ardından seminere katılım sağlayan sendika temsilcileri ve üyelerine yeni Anayasa ve perspektifinde sendikal haklar hakkında bilgiler verildi.