Sultan Abdülhamid’i 100. yılında anma kapsamında yine kendi adıyla anılan Yıldız Sarayında anma sergisi gerçekleştiriliyor. Silahhane Bölümünde gerçekleştirilen sergide gösterime sunulan fotoğraflar dönemin ıslahat çalışmaları ve ekonomisine ışık tutarken Padişah’a ait kütüphane ve özel eşyalarda sanata verilen öneme dikkat çekiyor.

Sultan Abdülhamid’in en önemli özelliklerinden birisinin fotoğraflara aşırı ilgisi olduğunu dikkat çeken Cumhurbaşkanlığı görevlileri sergiyi şu şekilde anlattı: “Sultan Abdülhamid hem fotoğraflara hem de sanata aşırı ilgi gösteren bir kişiliğe sahipti. İstanbul Üniversitesi’nde bulunan nadir eserler kütüphanesinde Abdülhamid’e ait 36 bine yakın fotoğraf bulunuyor. Padişah’ın şehirler ya da insanlar hakkında bilgi almak istediği zaman fotoğraflara baktığı biliniyor.”

DEVLET-İ ALİYYE FOTOĞRAFLARLA ARŞİVE ALINDI
Sultan Abdülhamid Han yaşadığı dönem içerisinde Osmanlı eyaletlerinin fotoğraflarını çektirerek yaşanan bir sorun ya da yapılacak ıslahatlar sırasında bu şekilde yardım aldığı belirtildi. Osmanlı tarım ve sanayisine ışık tutan fotoğrafla da o dönem içerisinde Müslim ve Gayrimüslim vatandaşların birlik beraberlik içerisinde çalıştıkları gözlerden kaçmıyor. Dönemin teknolojik koşullarına bakıldığı zaman fotoğraflarla devlet arşivi hazırlamanın önemine dikkat çeken yetkililer, “Sultan Abdülhamid Han, bulunduğu döneme göre ileri düzeyde düşünerek devleti fotoğraflarla arşivliyor. Yaşanan sorunlara fotoğraflar üzerinden strateji belirliyor ve o dönemde yaşananları günümüze getirme gayreti taşıyor.” diye ifade etti.

EĞİTİME EN ÇOK HİZMET EDEN PADİŞAH

Sultan Abdülhamid’in eğitime verdiği önem sergide de ön plana çıkarılmış durumda. Fotoğraflarla açılan medreseler kayıt altına alınırken gençlerin meslek sahibi olmaları için teknik okulların artırıldığı görülüyor. O dönemde Padişah’ın yaptıklarını anlatan yetkililer şu ifadelere yer veriyor: “Abdülhamid Han’ın eğitime olan ilgisini kendisine ait olan şahsi kütüphanesinden de görebiliyoruz. Sarayın içerisinde oluşturduğu kütüphane ve kendi kütüphanesinde toplamda 18 bin cilt kitap bulunuyor. Kitapların bir özelliği de ciltlerinin sarayda yapılmasıdır. Saray adeta bir kompleks olarak işlev görüyor. Tiyatrodan marangozhaneye, müzik salonundan kütüphanelere, porselen fabrikasından çeviri kitaplara kadar birçok faaliyet saray içerisinde yürütülüyordu.”

ÇALKANTILI DÖNEMLERİN DENGELEYİCİSİ OLDU

Yakın tarihin kahramanlarından Sultan 2. Abdülhamid Han, Osmanlı Devleti’nin zor zamanlarında tarih sahnesine çıkarak birçok eser ve projeleriyle yıkıldı denilen Osmanlı Devleti’ni ayağa kaldırmış ve yeniden medeniyet yarışında ülkesine lider haline getirmeye çalıştı. Vefatının 100. yıl dönümü olan Sultan Abdülhamid, hakkında birçok şey gizli kalmasına rağmen Cumhurbaşkanlığının çabalarıyla günümüze anlatılmaya çalışılıyor. Toprak savaşlarının sürdüğü, sanayi devrinin yaşandığı dönemde yedi düvele karşı mücadele eden 2. Sultan Abdülhamid Han’ın karalanmaya çalışan hayatını vefatından bir asır sonra eşyalarının yer aldığı sergiyle aydınlanıyor.

SANATA DESTEK VEREN PADİŞAH

Bir sanat hamisi olan Abdülhamid Han, sanatı, sanatkârı desteklemekle beraber teşvik etmeye çalıştı. Süt bankası, çoban okulu, boğaza tüp geçit projeleri gibi bugüne uzanan yüzlerce projenin mimarı olan Sultan 2. Abdülhamid Han, ileri dehasıyla günümüzde adından sıkça söz ettiriyor. Osmanlı toplumunu her açısıyla fotoğraflarla günümüze taşıyan Abdülhamid Han edebi eserlerle de toplumun hüznünü, sevincini, törenlerini, bayramlarını, merasimlerini, geleneğini ve göreneğine sahip çıkarak bugünlere gelmesini sağladı.

“BU ÜLKENİN TARİHİNİ 1923’TEN BAŞLATMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultan Abdülhamid’e daha çok hasımlarının, yeminli düşmanlarının ve azılı rakiplerinin penceresinden baktığını hatırlatarak şöyle konuşmuştu: “Kimi siyasetçilere göre Sultan, Gazi Mustafa Kemal’in karşıtı, cumhuriyet rejiminin ötekisidir. Uzun yıllar Sultan Abdülhamid’e hakaret etmek, onun mirasını yok saymak, cumhuriyete bağlılıkla adeta özdeş hale getirilmiştir. Sultan’ın hakkını teslim edecek birkaç tespit bile bunların gözünde sizi cumhuriyet düşmanı yapmaya yeter de artar bile. Hiç kimsenin bu kalıpların dışına çıkmasına da tahammül edilmemiştir. Sultan Abdülhamid’e hakaret özgürlüğünün alabildiğine geniş olduğu bu dönemde, Üstad Necip Fazıl gibi şahsiyetler ise eserlerinden, yazılarından ve yayınlarından dolayı mahkûm olmuştur. Nerede? Bu ülkede.”

Polisiye roman hayranı

Sultan Abdülhamid’in dünyası atları seven, dedektif romanları okuyan, muhafız bölüğü oluşturan, 35 bin kare fotoğraf çeken ve hayvan sever yönüyle de ön plana çıkıyor. Ve onun dünyasının fotoğraf ve sergilerle anlatmak pekte mümkün değil. Çünkü çağın ötesinde yaşayan ilim ve sanata önem veren bir ‘Hakan’dı. Polisiye roman tutkunu olan Sultan Abdülhamid, İngiliz yazar Sir Arthur Conan Doyle’un “Sherlock Holmes” eserini Osmanlı Türkçesine tercüme ettirmiş. Aynı zamanda Yıldız sarayın birçok sanatsal faaliyet yürüterek günümüze birçok tarihi değer paha biçilemez eserler bırakmıştır.

Kaynak: Diriliş Postası (Atakan Irmak)