Yüzlerce yıldır sürdürülen kültürlerin ve sporların sergilendiği festivalde, dünya kültürlerini temsil eden ülkelerin bir araya gelmesi izleyicilere bulunmaz bir fırsat sunuyor.

Yüzyıllardır sürdürülen sporlar ve kültürlerin bir araya getirilerek sunulduğu Etnospor Kültür Festivali’nin 3.’sü İstanbul Yenikapı’da gerçekleştiriliyor. Türkiye’nin yanı sıra Moğolistan, Yakutistan, Kırgızistan, Rusya, Katar, Filistin, Azerbaycan, Japonya, Kazakistan’dan ve birçok ülkeden sporcu ve kültürlerini temsil eden vatandaşların katıldığı 3. Etnospor Kültür Festivali’nde izleyiciler atlı cirit, kökbörü, atlı okçuluk ve güreş müsabakalarını seyretme imkânı buluyor. Yöresel yemeklerden de yeme fırsatı yakalayan katılımcılar, çocukların da unutulmadığı bir festival yaşıyor. Birbirinden eğlenceli aktiviteler hazırlanan organizasyonda çocuklar için tiyatrolar, geleneksel çocuk oyunları, çocuk tiyatroları, binicilik gibi etkinliklere ayrı bir önem verilmiş. “At binenin kılıç kuşananın” sloganıyla devam eden Etnospor Festivali 13 Mayıs Pazar günü sona erecek.

Türkiye’de kendimi hiç yabancı hissetmedim

Türkiye’ye ilk defa geldiğini söyleyen 22 yaşındaki Azerbaycanlı mühendis Raşit İbrahimov, “Bu kadar sıcak karşılanacağımızı tahmin etmiyordum. Türkiye ile Azerbaycan’ın ne kadar sağlam bir ilişkide olduğunu tecrübe ettim. Azerbaycan’ın milli yemeklerini Türkiyeli kardeşlerimize tanıttık. Nasipse ilerleyen yıllarda da Etnospor Kültür Festivali’ne katılmayı düşünüyorum. Azerbaycan’ın milli yemeklerinden Levengi festivalde Türkiyeli kardeşlerimizden büyük ilgi gördü. Levengi; Tavuğun içine ceviz, maydanoz, soğan ve nardan oluşuyor. Levengi’nin en önemli özelliği aynı anda hem tatlı hem acı, hem de ekşiyi aynı anda tattırması. Bir diğer taraftan da ilgi gören garip karşılanan bir Fisincan pilavımız var. Pilavın yanına ceviz ile pişmiş köfte servis ediliyor. Garip karşılanan ise pilavın pişirildiği esnada içinde atın nalının olması. Atın nalı pilavın hem rengini hem de tadını değiştiriyor.” dedi. Raşit İbrahimov son olarak Türkiye’de kendimi yabancı bir ülkede gibi hiç hissetmiyorum derken tüm Türkiyelileri Azerbaycan’a davet ediyor.

“Dünyaya açık kapımız Türkiye’dir”

Filistin’den Türkiye’ye geldiğim için çok mutluyum diyen Saddam Buzur. “Etnospor Kültür Festivali’nde birçok kültür ile bir aradayız. Farklı kültürler, farklı milletleri yakından tanıma fırsatı bulduk. Etnospor Kültür Festivali’nde Filistin olarak yöresel yemek kültürümüzü gelen misafirlere ikram ettik. Kıdri dediğimiz koyun eti, zerdeçal, pirinç, badem içi ve kajudan oluşan yöresel Filistin yemeğimize büyük ilgi gösterildi. Bir diğer ilgi gösterilen yemeğimiz de Mucaddere. Mucaddere de pişmiş pilavın üzerine haşlanmış mercimek karıştırılıyor. En sonda üzerine kavrulmuş soğan ile servise sunuluyor.” diye konuştu. Türkiye halkına, Türkiye hükümetine teşekkür eden Buzur, “Bizim dünyaya açık kapımız Türkiye’dir. Türkiye’yi bizi yalnız bırakmadığı için çok seviyoruz.” dedi.

Yüne bitkiler renk veriyor!

Festivalin en dikkat çeken bir diğer ayrıntısı da doğan boya ile yün işleyen halı kilim uzmanı Ahmet Dal’dı. Doğal boyayı ve yüne nasıl işlendiğini anlatan Dal, “Bizim boyadığımız yünlerde hiçbir şekilde kimyasal boya yok. Doğada her bitkinin vermiş olduğu bir renk var. Tarihte hangi bitkinin hangi rengi verdiği aktarıla aktarıla bize kadar ulaşmış. Mesela ceviz kabuğunu test ederek ve yeşil rengin çıktığını, ıhlamur ile sarı rengin, Ebe Gümeci’nden de lila renginin çıktığını tespit etmişler.” dedi.

Rengin koyuluğunun ve işlemin nasıl yapıldığını söyleyen Dal, “Doğadan aldığımız bitkileri kurutup, öğütüp kaynatıyoruz. Rengin yoğunluğu kaynatmanın süresine göre artış gösteriyor. Saf yünü organik tuzlarla morganlama dediğimiz işlemden geçiriyoruz. Morganlama ile yünü boyaya hazırlamış oluyoruz. Ondan sonra hangi renge boyayacaksak o rengi veren bitkinin özünü kazana atıyoruz. Ondan sonra kaynatıyoruz. Ne kadar uzun kaynatırsak o kadar koyulaşır.” ifadelerini kullandı.

Ülkemiz adına önemli organizasyon

Birçok ülkeden gelen misafirlerle kültürleri yakından tanıma fırsatı bulduk diyen festival katılımcısı kameraman Yusuf Demirbağ, “Yöresel yemekler, yöresel kıyafetler, okçuluk, at yarışları ve güreş gibi birçok aktiviteyi izledim. Gerek yöresel gerek uluslararası yemeklerin tadına bakma imkânı bulduk. Etnospor Kültür Festivali’ne gelen herkes farklı lezzetler, farklı kültürlerin güzelliğini yaşayacaktır. Büyük bir organizasyon hazırlanmış, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

Kaynak: Diriliş Postası (Burak Çolo)