CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a hakimlerin telefonla aranarak veya odalarına kuryeler gönderilerek görevlerine devam etmelerinin, Yargıda Birlik Platformu Listesi lehine verecekleri oylara bağlı olduğu şeklinde gözdağı verildiği iddiasını sordu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından yazılı olarak cevaplandırılması talebiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi sunan Tanrıkulu, şu soruları yöneltti:

“22 kişilik Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun adli yargıdan 7, idari yargıdan 3 olmak üzere toplam 10 üyesini HSYK asil üyesi ve ayrıca adli yargıdan 4, idari yargıdan 2 üye olmak üzere toplam 6 üyesini de HSYK yedek üyesi olarak belirlemek için 19 Ekim 2014 tarihinde yapılacak HSYK seçimleri öncesinde Hükümetin, Yargıda Birlik Platformu listesinde yer alan adayların seçimleri kazanması için faaliyet yürüttüğü ve devlet imkanlarını kullandığı iddiası doğru mudur?

Yargıda Birlik Platformu’nun internet sitesinden duyurusunu yaptığı ve yine sanal ortamda yaptırdığı HSYK temayül yoklamasına hangi hakim ve savcıların katılıp katılmadıklarının tespit edilerek bu yolla yargı mensuplarının fişlendikleri iddiası doğru mudur?

Cumhuriyet Başsavcıları ve Ağır Ceza Mahkemesi hakimlerinin telefonla aranarak veya odalarına kuryeler gönderilerek görevlerine devam etmelerinin, Yargıda Birlik Platformu Listesi lehine verecekleri oylara bağlı olduğu şeklinde gözdağı verildiği iddiası doğru mudur?

Adalet Bakanlığı destekli olduğu iddia edilen Yargıda Birlik Platformu tarafından belirlenen 11 adaylık listede yer almayı kabul etmeyen bazı hakim ve savcılara Yargıtay üyeliği, Başsavcılık vaatlerinde bulunulduğu iddiası doğru mudur?

Yargıçlar ve Savcılar Birliği - YARSAV - tarafından belirlenen 11 kişilik listede yer alan adaylara Hükümet kanadından HSYK Seçimlerinden çekilmeleri yönünde baskı yapıldığı ve seçimden çekilmedikleri takdirde çeşitli gerekçeler gösterilerek bazı müeyyideler uygulanacağı iddiası doğru mudur?"