CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yolsuzluk, darbe girişimleri ve KCK soruşturmalarında görev alan emniyet personelinin sahur vakti gözaltına alınması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, "Bu tür eylemler intikam almak için yapılıyor. Devletin gücünü kullanılarak beli bir kesimden, polislerden ya da yolsuzluğu ortaya çıkaranlardan intikam almak için yapılan eylemler bizim kabul edebileceğimiz eylerler değildir." dedi.

Kılıçdaroğlu, Muğla'nın Yatağan ilçesindeki 310 gündür direnişte olan enerji ve maden işçilerini ziyaret etti. Türkiye'yi sarsan emniyet operasyonu ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, emniyetçilere yapılan operasyonun 17 ve 25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının intikamı olduğunu söyledi. Sabaha karşı yapılan operasyonların demokrasilerde olmayacağını ifade eden Kılıçadoğlu, "Sabaha karşı ne operasyonu davet edersiniz gelir insanlar. Kimsenin de kaçacak hali yoktur. Eğer kaçmalarından şüphe ediyorlarsa ona bir şey diyemeyiz. Ama kimsenin de kaçacak hali yoktur yani." şeklinde konuştu.

Gazetecilerin 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda işadamı Rızza Sarraf'a kelepçe takılmayıp emniyet amirlerine bu operasyonda kelepçe takılmasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz yönündeki sorusuna Kılıçdaroğlu, "Rıza Sarraf biliyorsunuz Erdoğan ailesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Haramzadedir. Haramzade benimle ortak olacak hali yok ya? Haram yiyen diğerleriyle ortak olacaktır. Rıza Sarraf'ta bunlardan birisidir. Zaten Rıza Sarraf içeride biraz daha kalsaydı itiraf edecekti. İtiraf etmesin diye onu erken çıkarttılar. 17 Aralık operasyonu rüşvet ve yolsuzluk operasyonu. 25 Aralık'ta var biliyorsunuz. 2 dosyanın da üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Bu operasyonları yapan yani yolsuzları ortaya çıkartan ekipten intikam almak istiyorlar. Bunların hepsini göreceksiniz. Yargıda hepsinin taşları yerine oturacaktır. Haksızlıklar giderilecektir. Tabi bu süreç içerisinde pek çok insan bedel ödeyecektir. Balyoz davalarında da böyle oldu. Ergenekon davalarında da böyle oldu. Masum insanlar alındı. Gazetelere televizyonlara çıkarıldı. Suçlu oldukları ilan edildi. Ama bu gün geldiğimiz noktada haklıkları ortaya çıktı. Ama aileler ağır bedel ödedi. 21. Yüzyılın Türkiye'sinde bu tür toplu tutuklamalar toplu gözaltına almalar, toplu infazlar, bunlar doğru değil. Hukukun üstünlüğü dediğimiz bir kavram vardır. İnsanları davet edersiniz. İnsanlar gider ifade verir. Gerçekten varsa bir suçu kimse niye tutukladın demez. Bu tür eylemler intikam almak için yapılan eylerler. Devletin gücü kulanılarak beli bir kesimden, polislerden yada yolsuzluğu ortaya çıkaranlardan intikam almak için yapılan eylemler bizim kabul edebileceğimiz eylerler değildir." şeklinde cevap verdi.

    Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın grup toplantısında kendisinin görüntüleri göstermesiyle ilgili başka bir soruya ise "Kendisine çağrıda bulundum. Üstelik anlayacağı bir dilde çağrıda bulundum. Yani bir Kasımpaşalının dilinde çağrıda bulundum. Erkeksen sadece sosyal sigortalar kurumunu senin istediğin her hangi bir haram medyasında yan yana gelebiliriz. Bana istediği her türlü soruyu sorabilir. Arkamdan konuşmasına gerek yok. Benim ne yapıp yapmadığımı ben ona anlatabilirim. Ama ben ona bir soru soracağım. Tek bir soru. Kaddafi'den aldığın 250 bin doları ne yaptın. Hayır kurumuna bağışlayacağını söylemişti. Hangi hayır kurumuna bağışladı ben bunu öğrenmek istiyorum. Cahiliğini onun yüzüne vuracağım. 76 milyonda öğrenecek onun ne kadar cahil olduğunu. Ben kendime güveniyorum. Ama o kendisine güvenmiyor kaçacaktır." dedi.

    CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, daha sonra Muğla Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti.