Myanmar’da Müslümanlara yönelik şiddeti görmezden gelen Myanmar Lideri Aung San Suu Kyi, dünya liderleri tarafından eleştirildi. Liderler, yaşanan zulme bir an evvel son verilmesi gerektiğini savundu.

Myanmar’da Müslümanlara yönelik zulüm devam ederken, Myanmar Lideri Aung San Suu Kyi, yaşanan zulme göz yumuyor. Dün gerçekleştirdiği ulusa sesleniş konuşmasında insan haklarını kınamasına rağmen orduyu suçlamayan ve etnik temizlik yapıldığına dair ifadelere değinmeyen Kyi, dünya liderleri ve diplomatlar tarafından da eleştirildi. Kyi ile telefon görüşmesi yaparak mültecilerin geri dönebileceklerine dair açıklamayı memnuniyetle karşıladığını belirten ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Myanmar liderine insani yardımın kolaylaştırılması yönünde uyarıda bulundu.

Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron, BM Genel Kurulu’nda gerçekleştirdiği konuşmasında, “Ordu operasyonları durmalı, insani yardım garanti altına alınmalı ve etnik temizlik olarak bildiğimiz şey karşısında hukukun egemenliği sağlanmalı” dedi.

Macron, insani yardımın sağlanması ve şiddetin sonlandırılması için Güvenlik Konseyi’ne girişimde bulunacağını dile getirdi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise “Askeri operasyonlarına son verilmesi” uyarısında bulunarak, Rohingya Müslümanlarının sorunlarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’da BM Genel Kurulu’a gerçekleştirdiği hitabında uluslararası toplumu harekete geçmesi noktasında uyararak, “Myanmar’da yaşanan trajedinin önüne geçilmezse insanlık tarihi yeni bir kara lekenin utancıyla baş başa kalacaktır” ifadelerini kullandı.

Avrupa Birliği sözcüsü ise Kyi’nin uluslararası diplomatları yaşananlardan etkilenen bölgelere davet etmesinin ileriye yönelik bir adım olduğunu söyledi.

İngiltere Başbakanı Theresa May ise askeri operasyonlara son verilmesi gerektiğini kaydederek, yaşanan şiddet göz önüne alındığında Myanmar ordusuna verilen eğitim kurslarını askıya almaya karar verdiklerini söyledi.

Myanmar’da yaşanan zulüm nedeniyle ağustos ayında Myanmar’dan Bangladeş’e kaçanların sayıları 400 bini buldu. Kyi ulusa sesleniş konuşmasında, 5 Eylül’den bu yana kuzey eyaletlerde çatışma ya da temizleme operasyonlarının olmadığını, çok sayıda Müslüman’ın kalmaya karar verdiğini ve kalanların da durumun şiddetli olmadığını gözler önüne serdiğini, hükümetin son yıllarda yaşam koşullarını arttırmak için çaba sarf ettiğini ve tüm mültecilerin geri dönüşlerine izin verildiğini iddia etmişti.