Manisa'nın Soma ilçesinde, Kolin Termik Santrali için 388 bin 501 metrekarelik zeytinlik alanın kamulaştırılmasına Greenpeace ile Soma Yırca köyü sakinleri hukuki mücadele başlatıyor. Açılan dava bugün Soma Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasıyla duyuruldu. Basın açıklaması sırasında, 'Soma'da Termik Santral istemiyoruz', 'Zeytinlikler bizim organize sanayimiz dokunmayın', 'Dur de' gibi yazılı pankart açıldı.
'ZEYTİNLİKLER TERMİK SANTRALİ İÇİN YOK EDİLMEMELİ'

Greenpeace'in; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na yapmış olduğu başvuru ile Bakanlar Kurulu kararıyla kamulaştırılan alanların zeytinlik olduğu ortaya çıkmış, bu hukuksuzluk, basın ve kamuoyu ile paylaşılmıştı. Zeytinliklerin enerji yatırımlarına açılmasın, öngören yasa tasarısına karşı tepkinin her gecen gün büyüdüğüne dikkat çeken Greenpeace Avukatı Deniz Bayram; Acele kamulaştırma kararı ile zeytinliklerin termik santrali yapımı için yok edilmesini ve bunun için hukuksal mücadelemizi başlatıldığını belirterek, "Başta anayasa olmak üzere, iç hukukumuz ve taraf olunan uluslararası sözleşmeler ile, zeytinliklerin korunması güvence altına alınmış ve yok edilmesi, daraltılması yasaklanmıştır. Zeytinliklerin korunmasından sorumlu idari makamlar da termik santral projesine olumsuz görüş verdi. Tüm bunlara rağmen, Bakanlar Kurulu kararı ile zeytin ağaçları sökülsün, termik santral kurulsun diye acele kamulaştırma kararı alındı. Termik santraller gibi kirli yatırımlara karşı korunması ve geliştirilmesi gereken tarım alanları, milli parklar, ormanlar, kültür ve turizm varlıkları ve son olarak zeytinliklerin enerji yatırımları pahasına yok edilmesine sessiz kalamayız. Soma Kolin Termik Santral Projesi derhal sonlandırılmalı; acele kamulaştırma kararı aynı acelecilikle iptal edilmeli, hem yüzlerce yıldır orada olan binlerce zeytin ağaçlarının hem de bölgedeki insanların yaşamı tehlikeye atılmamalıdır" dedi.

'KÖYLÜLER ÜÇÜNCÜ BİR TERMİK SANTRALİ İSTEMİYORLAR'

Zeytinliklerin acele kamulaştırılması hakkında konuşan, Yırca köyünde yaşayan Adnan İnal; "Bizler Yırcalılar olarak termik santrali istemiyoruz. İstemiyoruz çünkü yaşamak istiyoruz. Yaşadığımız yerde de sağlıklı bir şekilde ölmek istiyoruz. Kaldı ki 500 dönüm yerdeki 16-18 bin arası ağacımız kesilecek. Bu Soma'da ikinci katliam demektir. Bunun olmasını istiyoruz. Buralar bizim geçim kaymağımız. Bunlarla idare oluyoruz. Köylüler olarak çaresiz bir durumdayız. Hukuksuz olduğunu biliyoruz. Kamulaşmanın acil durdurulmasını istiyoruz. Ömrümüz santrallerin içinde geçti. Çocukluğumuzda A santrali, gençliğimizde B termik santralle doğduk. Santralle yaşlandık. Sanki santralle ölecek gibiyiz. Bunlar artık son bulsun. Ülkemizin enerji açığı olabilir. Kaynaklarımız daha güzel değerlendirilebilir. Güneşten, rüzgardan çevreye zarar vermeyecek şekilde bu ekolojik dengeyi sarsmayacak şekilde ülkemizin enerji açığı sağlanabilir."