Batı’nın biricik köpeği olmayı ve efendisi olan Batılı beyaz tarafından bir tasma ile ödüllendirilmeyi her şeyden çok isteyen ve çabalayan adamlara, “Biz 15 Temmuz gecesi Vatan’ı tam alnından öptük!” dersen tabi inanmaz “Tiyatro bunlar!” derler.

Kuzguncuk ve Cağaloğlu arasında kendine kurduğu steril hayat yüzünden gerçek hayatı kaçıranlara, “Biz o gece vatanın hikayesini yeniden kan ile yazdık!” dersen tabi ki inanmaz “masal anlatma bize” derler.Dört beş kitap fazla okudu,

Niçe’nin adını bakmadan Nietzsche olarak yazabiliyor, yabancı müzik dinlediği için kendini Kazancı Bedih dinleyenlerden daha üstün görenlere; “Biz Vatan’ın kulağına Sela okuduk o da bize eşlik etti o gece!” dersen tabi inanmaz “şizofren misin?” derler.

Nihâî gayesi kendisini ”O” yapan her şeyden vazgeçerek tüm kültürünü, medeniyetini, inancını, siyasetini batılıya peşkeş çekmek, kültürünü takas etmek isteyen birine “Gel 15 Temmuz ruhu ile birleşelim” dersen tabi ki “istemem kalsın!” derler.

İntermediate ingilizcesi ile Erasmus’a Polonya’ya gittikten sonra bar çıkışı kavgaya şahit olan sırf bu yüzden de “Evropa’nın medeniyet algısı” üzerine akademik yazılar yazabilecek kalibrede olduğunu düşünen adamlara, “Anadolu insanının ferasetini o gece biz kanlı canlı gördük” dersen tabi ki inanmaz “hadi canım sende!” derler. 

Geneli ateist, İslâm’la alâkalı olabilecek (olan demiyorum) her şeyden istisnasız nefret eden ama nedense nefret ettikleri tek din İslam olan; Tevrat’taki çelişkileri, hıristiyan katliamlarını yahudi bağnazlıklarını görmeyen, hayatta tek gayesi “sakız orucu bozar mı?” sorusu üzerinden geyik çevirip sohbetin sonunda ne kadar da çağdaş olduğuna ikna olan bu adamlara, şehadetten bahsedemezsin. “Biz o gece insanların üstlerinde kefenler gördük” diyemezsin. Tabi ki “bunlar 1400 sene öncesinin düşünceleri!” derler.

Üzerinde Kızıl Haç olan bez çantalar ile gezmeyi bir gelişmişlik ve olmuşluk zanneden, ama aynı olmuşluğu Filistin bayrağı ile gezerek gösteremeyen, yurt dışına gittiğini göstermek dışında hiç bir işlevi olmayan bir çanta üzerinden bile konumunu sağlamlaştırma derdine düşen, Kanadalı ev alsa gurur duyan kendini iyi hisseden ama İranlı ev alsa “her yer Arap doldu!” diye laf edenlere; “Biz 15 Temmuz’da emperyalizme dur dedik!” dediğin zaman tabi ki “efendilerimize neden geçit vermediniz” derler.

15 Temmuz Tiyatro Diyenler İkna Olur Mu?

“Entelektüelin Kutsal Kitabı” okuyup entelektüel olduğunu zanneden, ortamda iki tiyatro hakkında yorum yapabildi diye heykeli dikilmesi gerektiğine karar veren bu tipler, genelde üniversite kantinlerinde üçü bir arada kahve içerken siyasal şizofreni tadında siyasi yorumlar yaparlar.

Sohbetler genelde “onlar makarna seviyor demek ki akepeli ama biz sahilde bira içip öpüşebiliyoruz demek ki oylar cehepeye” sonucundan öteye gidemez. 

Sen bu adamlara “15 Temmuz bir destandı!” diye anlatamazsın.”Biz o gün vatanın kokusunu içimize çektik!” diyemezsin. 

Anlamazlar, uğraşma …