Siber alanda yerli ve milli ürünlere dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirilen Siber Güvenlik Haftası ve Uluslararası Siber Savaş ve Güvenlik Konferansı, Ankara’da başladı. Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, "Siber saldırılar günümüzde hibrit savaş yöntemlerinin bir unsuru olarak kullanılıyor. Şubat ayında başlayan Rusya-Ukrayna savaşında gizli cephe siber ortamdı" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve Savunma Sanayii Başkanlığı iş birliği ile düzenlenen Uluslararası Siber Savaş ve Güvenlik Konferansı, Ankara ATO Congresium’da başladı. Konferansın açılışı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç’un katılımıyla gerçekleşti. Konferans çerçevesinde düzenlenecek olan panellerde ‘Siber savaş’, ‘Siber Savaş’a karşı güvenlik doğrulama teknikleri’, ‘Global pazarlarda yerli ve milli ürünlerin kullanımı’ gibi konular katılımcılara aktarılacak.

“Teknoloji ile birlikte savaşın değişen doğasında çok detaylı düşünmemiz lazım”

Konferansta konuşan Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, değişen teknolojinin savaş kurallarını da değiştirdiğini belirterek, “Teknoloji ile birlikte savaşın değişen doğasında bütün bunları çok detaylı düşünmemiz lazım. Devletler birbirlerine hükmedebilmek için ekonomi, sağlık, enerji, gıda, doğal kaynaklar, telekomünikasyon gibi önemli ve kritik alanlarda mücadele etmekteler. Bu mücadele ekonomik üstünlüğe, bazen fiziksel üstünlüğe ve nihayetinde dünyada söz sahibi olmaya, güçlü olmaya doğru giden mücadelenin bir parçası” ifadelerini kullandı.

“Siber savaşlar ile konvansiyon savaşların gerçekleştiği ortamların farklı olması da başka bir sorunu gündeme getiriyor”

Dünyada gerçekleştirilen çeşitli siber saldırılar ile ilgili örnekler veren Demir, siber savaşın savaş konseptleri içerisinde yeni bir kavram olduğunu dile getirerek, “Siber savaşlar ile konvansiyon savaşların gerçekleştiği ortamların farklı olması da başka bir sorunu gündeme getiriyor. İnsanlık bu anlamda bu konuları tartışmak, hem hukuki zeminde hem savaş konseptinde yeni yeni tanımlamalarda karşılaşmak durumunda. Siber savaşların diğer bir özelliği ise uzaktan belki çok az kaynak ve insan kullanılarak yapılabilmesi, hatta diğer savaşlara nazaran çok küçük bir kaynakla çok büyük zararlar verebilmesi ve ışık hızında gerçekleştirilen bu saldırıların da bazen kaynağının bile bulunmasının hemen hemen imkansız hale gelmesidir” diye konuştu.

“Dijital ortama aktarılan her hizmetle birlikte yaşamlarımız da siber uzaya taşınıyor”

Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç ise, insanlık tarihinin bir yönüyle değişimlerin ve dönüşümlerin tarihi olduğuna dikkati çekerek, “Her yeni buluş hemen akabinde insan hayatında bir takım dönüşümleri de beraberinde getiriyor. Yaşanılan dönüşümlerin en hızlısı ise dijital çağdaki dönüşüm. Fiziksel ve dijital ortamlar giderek iç içe geçiyor. Dijital ortama aktarılan her hizmetle birlikte yaşamlarımız da siber uzaya taşınıyor. Siber suç, siber casusluk ya da siber terör gibi kavramlarla hem siber alan hem fiziksel ortam tehdit edilebiliyor” şeklinde konuştu.

“Şubat ayında başlayan Rusya-Ukrayna savaşında gizli cephe siber ortamdı”

Koç, konuşmasına şöyle devam etti:

“Siber saldırılar günümüzde hibrit savaş yöntemlerinin bir unsuru olarak kullanılıyor. Şubat ayında başlayan Rusya-Ukrayna savaşında gizli cephe siber ortamdı. Savaşın ilk günlerinde Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanı, siber oluşturmak için Twitter’dan “Dijital Yetenekler” adlı bir Telegram kanalına davet etti herkesi. Kuruluşundan 3 gün sonra Telegram kanalından 175 bine yakın siber ordu oluşturulmuş oldu. Hala aktif olarak kullanılan Ukrayna’nın kritik alt yapısını korumak ve çoğunlukla da saldırı faaliyetlerine teşvik etmek amacıyla kurulan bir kanal bu.”

Konferans, konuşmaların ardından hatıra fotoğrafı çekimi ile son buldu.