Üç gün önce "Borsa bugün üç puan birden düştü. YİNE DOLARI FIRLATACAKLAR" diye düşünüp dururken, dün bir kez daha ne kadar haklı olduğumu anladım.

Evet, 24 Haziran öncesi doları yine fırlatacaklardı. Merkez Bankası duruma müdahale edip faizi 1.7 oranında yükselterek, güya doların çıkışını engelledi. Yine sözümün arkasındayım. Merkez Bankası BİS'e bağımlı çalıştığı müddetçe, değil % 1.7, %100 faiz artırımına gitse, nafile!

Doların yükselip düşmesi kesinlikle ona bağımlı değil. Dolar, parayı elinde tutan Yahudi para baronlarının spekülatif hareketleri sonucunda yükselip düşüyor. Her ne kadar toplumda, faizlerin yükselip düşmesi, dolara endeksliymiş gibi bilinse de aslında DOLAR, FAİZİ FIRLATMAK İÇİN SİYONİSTLERİN KULLANDIĞI BİR ARAÇTIR.

Siyonistler bir ülke üzerinde maddi ve manevi baskı uygulamak istediğinde, direk olarak doları yükseltir. Sonrada doların ateşini söndürmenin tek yolu faizi yükseltmek deyip, o ülkedeki merkez bankasının eliyle, faizleri yükselterek, o ülkenin iç ve dış borçlarını artırma yoluna gider. Böylece bir taşla bir kaç kuş birden vurmuş olur.

Hem ekonomisi dolara bağlı olan o ülkenin halkını devlete karşı kışkırtmış oluyor. Hem de o ülkenin iç ve dış borç oranını yükseltmiş olur, dedim ya... Doların sahibi olan küresel sermaye, yani Siyonistler doları bahane edip, aslında FAİZİ YÜKSELTMENİN DERDİNDELER.

Yani anlayacağınız, DOLAR BAHANE, FAİZİ ARTIRARAK ÜLKEYİ EKONOMİK OLARAK KUŞATMAK ŞAHANE.... Ama merak etmeyin, bize karşı koz olarak kullandıkları DOLAR oyunu da  FAİZ oyunu da oyun kurucuların ellerinde patlayacak.

24 Haziran seçimlerinden sonra dolar zaten otomatik olarak düşecek, FAİZ meselesine gelince, o da kendiliğinden hallolacak, nasıl mı? İngiltere dahil, bütün dünya ülkeleri bankalarındaki mevduatlara eksi faiz uygulamasını kullanıyor. Yani siz paranızı bu ülkelerde değerlendirmek istediğinizde veyahut paranızı bu ülkelere taşımak istediğinizde, bırakın paranızın size para kazanmasını, üzerine bir de paranızın korunması karşılığında ekstra para ödüyorsunuz.

Türkiye şu anda dünyada artı faiz veren, yani paraya para kazandıran üç dört ülkeden bir tanesi... Bu nedenle, Arap sermayesinin ve diğer yabancı yatırımcıların, paralarını değerlendirmek üzere paralarını ülkemize taşımaları an meselesi...

Piyasalarda dolanan trilyonlarca doların Türkiye’ye taşınmaya başlanmasıyla birlikte, doların yokluğunu bahane edip, FAİZ ARTIRIMINA GİDEMEYECEK OLAN MERKEZ BANKASININ NASIL GERİ ADIM ATTIĞINA HEP BERABER ŞAHİTLİK EDECEĞİZ İNŞALLAH.

Aslında herkes Türkiye'de yatırım yapmak için can atıyor fakat Siyonistlerin tehditlerinden korktuğu ve çekindiği için paralarını İngiltere ve ABD'ye taşıyor. Buna taşımak demekte doğru değil aslında…

Büyük sermaye grupları ve dünyadaki zenginler resmen, "Kendi varlıklarına dokunmamaları karşılığında ABD ve İngiltere üzerinden Siyonistlere haraç veriyorlar" desek daha doğru olur herhalde...

Düşünsenize, birilerine paranızı koruması karşılığında veriyorsunuz ve karşılığında, o ülkeye, paranızı elinde tuttuğu için üzerine bide para ödüyorsunuz. Fakat o ülke sizin paranızla ihya oluyor, size beş kuruş bile koklatmadığı gibi bide sizi, "İSTEDİKLERİMİ YAPMAZSAN, HEM PARANDAN HEM MEVKİİNDEN HEM DE CANINDAN OLURSUN" diye tehdit ediyor.

Bu yüzdendir ki büyük sermaye grupları mecburen paralarını Amerika ve İngiltere'ye emanet etmek zorunda kalıyorlar. Eğer ki Erdoğan, 24 Haziran seçimlerini kazanır ve dünyaya bir kez daha meydan okumayı başarırsa, bu sadece Müslüman ülkelerin kurtuluşu değil. Siyonizmin ayakları altında ezilmiş olan Hristiyan ülkelerinde kurtuluşu anlamına gelecek.

Tüm dünya ülkeleri, üzerlerinden Siyonistlerin korkusunu atacak. "Demek ki Siyonistlere rağmen, insan isterse başarılı olabiliyormuş" deyip, GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN KANATLARI ALTINA GİRMEYİ TERCİH EDECEKLER.

Ben bunları yazarken sakın ha hiç kimse benim faize destek verdiğimi veya olumlu gözle baktığımı falan düşünmesin. Elhamdülillah Müslüman’ım ve faizin haram olduğuna hem kalben hem de fikren iman ediyorum. Ama şu da bir gerçek ki dünyada herkes Müslüman değil veya İslami kaidelere göre hayatını idame ettirmiyor. Ve maalesef şu anda faiz lobisi (BİS) sayesinde, boğazımıza kadar faize bulaşmış durumdayız.

Faiz hayatımızın her alanında mevcut. İnşallah bir gün buradan, bu sayfadan, hem doların hem de faiz meselesinin ortadan kalktığını da açıklamak nasip olacak. Devletimiz, diğer ülkelerle imzaladığı tüm anlaşmalarını bu yönde imzalıyor.

Ülkelere, ticari anlaşmalar yaparken, kendi paralarını kullanmaları yönünde telkinler veriyor. Onları yüreklendiriyor. Fakat gün, bugünkü gün... Şartlar böyle… Görelim Mevlam neyler neylerse güzel eyler!