MİDİLLİ/İZMİR (AA) - HALİL ŞAHİN - Halep'te evlerine bomba isabet etmesi sonucu bir bacağını kaybeden Amar Jadue, eşi ve 5 çocuğuyla çıktığı zorlu yolculukta Yunanistan'ın Midilli Adası'na ulaştı.    

Ülkelerindeki savaştan kaçarak Avrupa'da yeni bir yaşam kurma umuduyla Midilli Adası'na gelen sığınmacılar, kısıtlı imkanlara sahip kamplarda bekleyişlerini sürdürüyor. 

Botlarla adanın kuzeydeki Eftalou bölgesi ile güneydeki sahil kesimine gelenler, Atina'ya gidecek feribotlara binebilmek için gereken kayıt işlemlerini yaptırmak için kamplara yöneliyor. Suriye uyruklular Karatepe Kampı'na, diğer ülkelerden gelenler ise Moria Kampı'na yönlendiriliyor.

Midilli şehir merkezinin bir kaç kilometre uzağındaki bu alanlarda, kapasitesinin üzerinde kişi bulunuyor. Sığınmacılar, pasaportlarını göstererek kayıt işlemlerini yaptırabilmek için uzun kuyruklar oluşturuyor. Saatlerce bekleyişin ardından kaydını yaptıranlar Atina feribotuna binecekleri zamanı beklemeye başlıyor.

İşlemlerin uzun sürmesi nedeniyle en az bir gece kampta gecelemek zorunda kalanlardan şanslı olanlar uyuyacak çadır bulabiliyor. Diğerleri ise açık alanlara serdikleri kartonlar üzerinde geceliyor. 

Kampta yemek, tuvalet, duş gibi imkanlar da oldukça kısıtlı. Yardım dernekleri kurdukları stantlarda sığınmacılara günde iki öğün yemek vermeye çalışıyor. Sığınmacıların duş alamasalar da ellerini, ayaklarını, saçlarını ve kıyafetlerini yıkamaları için alanlar bulunuyor. Kampta ihtiyaçlarını karşılayamayanlar çevredeki marketlere yöneliyor. Kampta hasta ve yaralılar için de küçük bir sağlık noktası bulunuyor. 

- Hayaller engel tanımıyor

 Suriyeli Jadue ailesi de kampta Atina'ya geçecekleri günü bekliyor. 

Savaştan önce Halep'te bir süpermarkette çalışan Amar Jadue (36), AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 5 ay önce evlerine bomba düşmesi sonucu sol bacağının büyük bölümü ile sağ ayağının parmaklarını kaybettiğini anlattı.

Türkiye'de tedavi gördükten sonra ailesine daha iyi bir yaşam sunmak için Avrupa'ya gitmeye karar verdiğini ifade eden Jadue, eşi Shahera (34), oğulları 11 yaşındaki Bakry, 8 yaşındaki Omar, 6 yaşındaki Amer, 16 aylık Amir ve 3 yaşındaki kızı Aya'yla yola düştüklerini kaydetti.

Jadue, diğer sığınmacıların yardımıyla yürüyebildiğini, engeli olmayan için bile birçok güçlükle dolu yolculuğun kendisi açısından daha da zorlu geçtiğini dile getirdi. Jadue, kampa gelene kadar geçen iki günlük sürede hiç yemek yemediğini belirterek, "Bu çileye, zahmete çocuklarım için katlanıyorum, okula gidemiyorlar, bir gelecekleri olsun istiyorum" dedi.

Çocuklarının doktor olmasını istediğini, bu nedenle onlara iyi bir eğitim olanağı sunmayı hedeflediğini dile getiren Jadue, ülkesindeki savaş bir gün bitse de geri dönmeyi düşünmediğini sözlerine ekledi.