Adana'da durdurulan MİT kontrolündeki TIR'larla ilgili soruşturmayı yürüten savcı Aziz Takçı ve eşi hakim Selma Rahşan Takçı, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet dilekçesi verdi. Savcı Aziz Takçı, TEM Şube Müdürü ve 11 polis memurundan şikayetçi olurken, hakim eşi Selma Rahşan Takçı ise Yenişafak Gazetesi ve www.son.tv internet sitesinde yer alan haberle ilgili: iftira, hakaret, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs suçlarından dava açılmasını talep etti.

POLİS MEMURLARI SAVCIYI DİNLEMEDİ TUTANAK TUTTU

Adana Adliyesi'nde TMK 10 savcısı olarak görev yaparken MİT'e ait TIR'ları ihbar üzerine durdurması ve arama yapmasının ardından yetkileri alınan, HSYK tarafından da önceki gün geçici yetki ile Trabzon’a görevlendirilen savcı Aziz Takçı, hakkında tutanak tutan polislerden şikayetçi oldu. Şikayete konu olan olay, geçtiğimiz hafta içinde yasadışı dinleme yapmaktan tutuklanan polislerin adliyeden cezaevine gönderilişi esnasında yaşanmıştı. Tutuklanma kararı verilen polislerin görüntülenmesi için adliyenin ön kapısından çıkarılması, kameraların net görüntü alması için de binanın ön ışıklarının yakılması ve tutuklu polislerin rahat görüntülenmesi için özel ortam hazırlanmıştı. Mesai bitiminde adliyeden çıkarken bina önündeki kalabalığı gören nöbetçi savcı Aziz Takçı, kapıdaki polis memurlarına "Ne yapıyorsunuz arkadaşlar, burada filim mi çevriliyor. Uzaklaştırın bu arkadaşları(muhabirleri). Yoksa hakkınızda işlem yaparım." demişti. Savcı Aziz Takçı'nın bu ifadeleri orada görevli polisler tarafından tutanak altına alınmıştı. Savcı Takçı, hakkındaki tutanak üzerine aralarında Adana TEM Şube Müdürü ile birlikte 11 polisten şikayetçi oldu.

DİLEKÇEDE YAŞANANLARI ANLATTI

Şikayet dilekçesinde bina önündeki kalabalığa dikkat çeken Aziz Takçı, "Öncelikle benim adliyeden çıkarken görüntülerimi aldıklarını fark etmem üzerine ve giriş kapısını kapatmalarından dolayı orada bulunan polis memurlarından kalabalığı dağıtmalarını, adliye girişini açmalarını istedim. Ayrıca orada bulunan emniyete ait olduğunu anlaşılan aracı da arka kapıya götürmelerini, nöbetçi Cumhuriyet Savcısı olarak emrettim. Bunun üzerine görevli memurlar kalabalığı dağıttı ve aracı da arka kapıya hareket ettirdi. Ben de otoparkta bulunan aracıma yöneldim. Kısa bir süre sonra emniyet aracının tekrar ön kapıya geldiğini ve adliye girişinin aynı şekilde basın mensuplarınca kapatıldığını görmem üzerine geri gelerek polis memurlarına yetkili amirlerinin kim olduğunu sordum. Aralarından birisi gelerek kendisinin müdür olduğunu söyledi. Ne müdürü olduğunu sorduğumda bana TEM Müdürü Murat Zeren olduğunu söyledi. Ben de kendisine kalabalığı dağıtmasını, adliye girişini açmasını, eğer tutuklular binecek ise arka kapının daha uygun olduğunu söyledim." ifadelerini kullandı.
Dilekçesinde söz konusu TEM Müdürü'ne beş yıldır bu adliyede görev yaptığını ve bu tür sansasyonel olaylarda sürekli arka kapının kullanıldığını hatırlattığını ifade eden Takçı, şöyle devam etti: "Kendisi arka kapının da aynı olduğunu oraya da basının gelebileceğini söyledi. Emrimi yerine getirmedi. Ben de bunun üzerine masumiyet karinesini hatırlattım ve şüphelilerin suçu sabit olmuş gibi basında yer almasının bu ilkeyi zedeleyeceğini belirtmek için 'yarın bu insanlar beraat edebilir, bu konuda hassas olun, bunlar sizin meslektaşınız' şeklinde uyarıda bulundum. Ayrıca basın tarafından görüntü alınmasına müsaade edilmemesinin , eğer görüntü alınırsa nöbetçi savcı olarak soruşturma açacağımı ve gereğini yapacağımı söyledim ve oradan ayrıldım.”

"TUTANAKTA SÖYLEMEDİĞİM İFADELER YER ALMIŞ"


Basında gördüğü kadarıyla bu kişilerin gerek adliye önünden, gerekse adliye içerisinden görüntülerinin alınmasına görevlilerce müsaade edildiğine işaret eden savcı Aziz Takçı, nöbetçi cumhuriyet savcısının emrinin yerine getirilmediğini vurguladı dilekçesinde. Daha sonra bir arkadaşının bildirmesi üzerine www.son.tv adlı internet sitesinde şüpheliler tarafından bir tutanak düzenlendiğine ilişkin haber olduğunu öğrendiğini kaydeden Takçı, haberin içeriğinin çarptırmalarla dolu olduğunu anlattı. Aynı haberin altında fotoğrafı bulunan tutanağı incelediğini ve kısmen doğru olduğunu, ancak söylemediği bir takım hususların söylenmiş gibi yazıldığını ifade eden Aziz Takçı, "Masumiyet karinesini hatırlatmak için 'Bu kişiler yarın beraat edebilir' dediğim halde tutanağa 'yarın bunlar serbest bırakılacak' yazılmıştı. Yine 'ben soruşturma açarım' dediğim halde 'sonuçlarına katlanırsınız' dediğim iddia edilmiştir. Bunun dışında tutanak içerisinde adli kolluğun amiri sıfatıyla verdiğim emrin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere adli kolluk görevlileri C.Savcısının verdiği emri yerine getirmek zorundadır. Bu olayda TEM Müdürü Murat Zeren verilen emri yerine getirmemiştir. Bu durumda kendisi tarafından tek yanlı tutulan ve diğer görevlilere imzalattırılan tutanak ile de sabittir. Ayrıca tutanak olaydan hemen sonra basına sızdırılmıştır.” görüşlerine yer verdi.

TUTANAĞI SIZDIRANLAR HAKKINDA KAMU DAVASI AÇILMASINI İSTEDİ

Soruşturmanın selameti açısından olay gününe dair kamera kayıtlarının temini ve olayın ne şekilde cereyan ettiğinin, olay yerinde kimlerin olduğunun, tutanakta ismi geçen kişilerin konuşmaları duyacak mesafede olup olmadığının belirlenmesi, olay yerinde bulunan herkesin tanık olarak dinlenmesini talep eden savcı Takçı, www.son.tv isimli internet sitesinin kamu görevlileri ile ne tür bir ilişki içerisinde olduğunun da araştırılmasının istedi. Aziz Takçı, söz konusu tutanağı, gerçeğe aykırı hususları içerecek şekilde düzenleyen ve memurlara da imzalatan polis müdürleri, bu tutanağı basına sızdıran görevliler, emri yerine getirmeyen TEM Müdürü hakkında soruşturma yapılarak kamu davası açılmasını istedi.

HAKİM EŞ: BENİM DIŞIMDAKİ OLAYLARLA İRTİBATLANDIRILDIM

Adana Adliyesi'nde hakim olarak görev yapan Selam Rahşan Takçı ise Yenişafak Gazetesi ve www.son.tv isimli internet sitesi hakkında şikayette bulundu. İftira, hakaret, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs suçlarından dava açılmasını talep eden Rahşan Takçı, 'Paralel yapının 6 polisi kurtarma adına izlediği ilginç taktiği sulh hakim bozdu', 'Nöbetçi hakim serbest bıraktı' ve 'TIR savcısınının hakim eşi pazar günü nöbetçiydi' başlıkla verilen asılsız haberlerle itham altında bırakıldığını bildirdi. Rahşan Takçı, "Öncelikle benim mesleki ve kişisel olarak bahsi geçen olaylara ilişkin bir ilgim ve bilgim söz konusu değildir. Bu soruşturmaların hiçbir aşamasında görev almadım. Benim dışımda gerçekleşen olaylarla irtibatlandırılmaya çalışılmam ve sanki yasa dışı bir eylem içerisinde gösterilmem iftira ve hakaret niteliğindedir. İddia edildiği gibi 13.04.2014 tarihinde nöbet tutmadım. O tarihte nöbetçi olarak hakim Recep Toprak görev yapmıştır. Buna rağmen bu şekilde haber yapılması açıkça yalan ve iftira niteliği taşımaktadır.” ifadelerini yazdı dilekçesinde.