Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan UNESCO Hatay Gastronomi Evi, kente özgü zeytinyağlı keşkek ve etli enginar ile Hataylıları buluşturdu. Zeytinyağlı keşkek tarihin en eski yemekleri arasında yer alırken, Atatürk’ün vefat etmeden önce istediği ve Hatay’dan gönderilen enginar ise yöreye özgü, özel şekilde sunuluyor.

2017 yılında UNESCO tarafından Hatay’ın UNESCO gastronomi ağına dahil edilmesinin ardından, ilin tarih ve kültür zenginliği ile harmanlanmış lezzetlerini tanıtmak amacıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl Mart ayında açılan UNESCO Hatay Gastronomi Evi, gelenek ile geleceğin kombinasyonunu sağlayarak Hataylılara eşsiz lezzetler sunuyor. Zeytinyağlı keşkek ve etli enginarı da menüsüne ekleyen gastronomi evi, unutulmaya yüz tutmuş iki yemek çeşidini de yeniden kazandırdı.

Hatay Gastronomi Evi Şefi Süleyman Demirel zeytinyağlı keşkeğin Milattan Önce 800 yıllarına varan geçmişe sahip olduğunu belirterek, “Keşkek, Türk yemek tarihinin en eski yemeklerinden biridir. Hititler zamanından Milattan Önce 800 yıllarına kadar ulaşan bir tarihe sahip. Bizde bunu Antakya mutfağının en güncel tariflerinden aşur var ve her hafta yapıyoruz. Buna ek olarak et yemeyenler için alternatifler aramaya başladık. Zeytinyağlı keşkek tarifini uygulamaya karar verdik. Buğdayla nohudun önce harlı daha sonra kısık ateşte belirli bir süre 3-4 saat kadar kaynatılması ve buğdayın nişastasının açığa çıkması ile ateşten alınıyor ve dövülmek sureti tabağa konuluyor. Üzerine Antakya’nın yerel dili ile katık dediğimiz soğan ve baharatlar ekleniyor. Tabağa alınan keşkeğin üzerinde gezdiriliyor ve servis ediliyor” dedi.

Enginarın Hatay için çok önemli olduğunu ve yöresel enginarı özel hale getirdiklerini belirten Demirel, “Biz burada geleneksel yemeklerin yanında füzyon mutfak da yapıyoruz. Yani gelenek ile geleceğin kombinasyonunu sağlıyoruz. Enginar Hatay için çok önemli bir sebze. Atatürk zamanında ölüm döşeğinde iken enginar istemiş ve bu da Hatay’dan temin edilmiş ancak yemesi kısmet olmadan vefat etmiş. Biz de burada gün yüzüne çıkarmaya çalıştık ve yöresel enginarı bize uygun şekilde spesiyal hale getirdik. Enginarın dışına baharatlanmış köftelik et ile kapladık ve içerisine kaşar peyniri ekledik. Altına kremalı patates püresi, üstüne de domatesten oluşan bir sos yaptık. Bu şekilde kombinasyon yaptık ve çok beğenildi. Biz yöresel yemeklerin yanında bu şekilde özüne uygun yemekler yapmaya çalışıyoruz. Bu da bu çalışmalarımızdan bir tanesiydi” dedi.