UNESCO’nun somut olmayan kültürel miras listesinde yer alan Lazgi dansı, Uluslararası Bursa Festivali’nde sahnelendi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi adına Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV) tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleriyle, Atış Şirketler Grubu ana sponsorluğunda gerçekleştirilen ve 12 Haziran’dan bu yana birbirinden ünlü sanatçıları Bursalı hayranlarıyla buluşturan festivalde, bu yıl bir ilk daha yaşandı.

Özbekistan’ın Harezm yöresine özgü geleneksel “Lazgi” dansı, Uluslararası Bursa Festivali’nde ilk kez Bursalı sanatseverlerin karşısına çıktı. 2019 yılında UNESCO somut olmayan kültürel miras listesine dahil edilen Lazgi dansı, Alisher Navoi Devlet Akademik Bolşoy Tiyatrosu’nun bale topluluğu tarafından, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi (AKKM) Osmangazi Salonu’nda muhteşem bir koreografiyle sahnelendi. 50 dansçının geleneksel ve modern kostümleri harmanlayarak, ışıltılı bir sahne dekoruyla sahneledikleri gösteri, ilgiyle izlendi.

İkinci gösteriyi kaçırmayın

Konserin ardından Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Süleyman Çelik ile BKSTV Yönetim Kurulu Başkanı Sadi Etkeser, muhteşem gösterileri için Alisher Navoi Devlet Akademik Bolşoy Tiyatrosu’nun bale topluluğu adına Dilnoza Artikova’ya festival özel plaketini sundu.

Büyükşehir Belediye Başkanvekili Süleyman Çelik, 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Bursa’nın, böylesine görkemli bir gösteriye ve Özbekistan ekibine ev sahipliği yapmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Çelik, bu akşamki gösteriyi kaçıranların 29 Haziran’da yapılacak ikinci gösteriyi muhakkak izlemelerini tavsiye etti.

Alisher Navoi Devlet Akademik Bolşoy Tiyatrosu’nun bale topluluğu adına konuşan Dilnoza Artikova ise Bursa’yı çok beğendiklerini ve tekrar gelmek istediklerini söyledi. Lazgi’yi, bütün yöresel dansları, şarkıları gösteren, aşkı ve ruhu gözler önüne seren bir kadın olarak tarif eden Dilnoza Artikova, bu yüzden gösterinin adının “Ruhun ve Aşkın Dansı” olduğunu kaydetti. Bu gösteriyi muhteşem folklor ve müziklere sahip Türkiye’de sergilemekten duydukları mutluluğu dile getiren Artikova, yeşiline, tarihine ve tabi ki kebabına hayran kaldıkları Bursa’ya en kısa zamanda yeniden gelmek istediklerini sözlerine ekledi.