EĞİTİM

PDR Türkiye KPSS 5.si verdiği röportajla süreci değerlendirdi

Abone Ol

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi'ni 2015’te birinci olarak bitiren ve 2015 KPSS’de PDR (Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik) alanında Türkiye 5’incisi olan Tuğba Aymak, Umutcan Umut'un sorularına yanıt verdi.

“İyi bir Psikolojik Danışman her şeyden önce kendini tanıyan, potansiyelinin farkında olan ve bu potansiyeli en üst düzeyde kullanabilmek için sürekli gelişimi hedefleyen biri olmalıdır. Meslek hayatı boyunca yaratıcı ve girişken biri olmalı, danışanları arasında hiçbir şekilde ayırım yapmamalıdır.”

*Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?

Tuğba Aymak: Ben Tuğba Aymak, Tokat/Niksarlıyım. Niksar ilköğretim okulundan sonra OKS ile Niksar Mustafa Erol Turaçlı Anadolu Öğretmen Lisesi’ni kazandım. Çok değerli hocalarım ve arkadaşlarımla dolu dolu bir dört yıl geçirdim. Okulumuz sınava hazırlık sürecinde bizimle yakından ilgilendi. Lisenin ilk yıllarında Hukuk bölümünü isterken son sene tamamen PDR üzerine yoğunlaşmıştım. Kendi yeteneklerimin ve ilgilerimin daha çok farkına vararak gerçekçi davrandım ve YGS-LYS basamaklarından geçerken sürekli PDR düşündüm. Sınavlara girdiğim yıl tercih zamanının büyük kısmını PDR kazanmaya odaklanarak geçirdim ve tercih sıralamasında hata yaparak Tokat’ın önüne Adıyaman’ı yazdım. Adıyaman Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünü kazandım. 1. sınıfı bölüm birincisi olarak bitirdim ve yatay geçiş ile Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’ne kaydoldum.

*Neden PDR? Neden Gaziosmanpaşa Üniversitesi? Bu okulu tercih etmeden önce ve şu an duygularınız arasında ne farklar var?

Tuğba Aymak: PDR için Tokat’ı tercih ederken memleketim olmasının yanı sıra okulun öğretim kadrosu ve geçmiş yıllarda gerek akademik gerek KPSS başarısının yüksek olması etkili oldu. Tokat’a kayıt yaptırırken çeşitli önyargılara maruz kaldım. Şehrin küçük olmasının sosyal olanaklar yönünden beni kısıtlayacağı gibi söylemler oldu. Ancak okulumda Kongreler, Geziler, Konferanslar ve çeşitli sosyal imkanlara sahip oldum. En önemlisi de üniversitemizin sıcak ve samimi bir ortamının olmasıydı. Hocalarımız her zaman bizi kendimizi daha fazla geliştirmemiz yönünde teşvik ederek bize bu alanda desek oldular. Hacettepe de 11.si düzenlenen Ulusal PDR Kongresinde bildiri sundum ve güzel dönütler aldım. Bunun gibi birçok faktör benim üniversite hayatımdan memnun kalmamı sağladı. Beklentilerimi karşıladı. Üniversitenin her yılında bölüm birincisi oldum. Üniversite’den 88 buçuk ortalama ile Eğitim Fakültesi 1.si olarak mezun oldum. 

*Tebrik ederim. Bu başarınızda ailenizin payı nedir?  Anne ve babanız ne iş yapar? Kardeşleriniz nerede okur? Onların sizin bu çabalarınıza bakış açısı nasıldır?

Tuğba Aymak: Niksar’da yeşillikler içindeki evimizde annem ve babam ile yaşıyorum. Babam Recep Aymak Niksar İlçe Seçim Müdürü, annem Selma Aymak ev hanımı. Üç kız kardeşiz. Büyük ablam Canan Niksar’da ATT olarak, küçük ablam Fadime ise Sivas/Suşehrinde Halk Sağlığı Merkezinde hemşire olarak görev yapmakta. Eğitim-Öğretim hayatım boyunca ablalarım en az annem kadar ilgilenip başarılı olmam için ellerinden geleni yaptılar. Çalışkanlığı ve disiplini ile babam en büyük Rehberim oldu J annem de her zaman en sıkıntılı zamanlarımda en iyi Psikolojik Danışman olarak Koşulsuz Kabulle yaklaştı J . Başarılarımın en büyük mimarı ailem diyebilirim.

*Kitap okumayı çok seven insansınız. Bunun başarınızdaki payı nedir?

Tuğba Aymak:  Kendimi geliştirmeyi her an kendime öğrenecek bir şeyler bulmayı çok seviyorum. Sosyal biri olduğumu düşünüyorum ve insanlarla iletişimimi kuvvetli tutarak onlarında deneyimlerinden yararlandım. Kitap okumayı da çok sevdiğim için kendi alanımda çeşitli kaynaklardan yararlandım.

*Çok genç KPSS sistemini beğenmez. Siz ise bunu avantaja dönüştürerek Türkiye 5. Si oldunuz. KPSS sistemi konusunda ne diyeceksiniz?

Tuğba Aymak: KPSS sisteminin elbette eleştirilecek yönleri var. Ancak 2014 KPSS de PDR bölümüne de gelen ÖABT sınavı ile sistem daha doğru bir hal aldı. Çünkü KPSS diye bildiğimiz bu sınav bir Psikolojik Danışmanı sadece Rehberlik boyutu ile ele alan bir durumdaydı. Diğer branş öğretmenlerinden farklı olarak Psikolojik Danışman kimliğimize dair sorularında sınav da yer alması sınavı daha işlevsel ve geçerli hale getirdi. Ben alanımı çok sevdiğim için üniversitede derslerimi her zaman büyük bir hevesle çalıştım final-vize telaşından çok mesleki bilgi edinme telaşım oldu. KPSS’ ye hazırlanırken sınavın %50’sini oluşturan ÖABT’ de hiç zorlanmadım. 50 sorunun yöneltildiği sınavda 48 doğru yaptım.

*KPSS'de başarılı olmak isteyenlere ne tavsiye ediyorsunuz?

Tuğba Aymak:  Öncelikle KPSS de başarılı olmak isteyenlerin sadece son sınıfta sürekli yoğun bir şekilde ders çalışmaları yeterli olmayacaktır. Çünkü gerçekten ne kadar beğenmesek de KPSS artık birikimli çalışma ve kendini geliştirmeyi gerektiriyor. Kitap okumayı seven ve sürekli kendini geliştirmeye çalışan biri diğer adaylardan her zaman daha önde başlıyor bu maratona. Kişisel olarak kendi gelişimi için çaba harcayan ve sürekli okuyan araştıran kişi sınav sürecinde kendindeki güçlü ve zayıf yönlerin farkında olarak çalışıyor ve bu da başarıyı getiriyor.

*Bu başarınızda sizi motive eden, destekleyen kimler oldu? Hangi kaynaklardan güç aldınız?

Tuğba Aymak: Hayatımın her evresinde en büyük başarılarımın baş mimarı tabi ki benim sıcacık sevgisi ile her zaman yanımda olan canım ailemdir. Herkes gibi benim için de ilkokul öğretmenimden tutunda üniversitedeki, dershanedeki hocalarıma kadar tüm hocalarımın başarımda katkısı büyük. Çekirdekten başlayan eğitim ile çıktığımız her basamakta ailemiz kadar öğretmenlerimizin de desteğini gördük. Üniversite hocalarım da bana akademik başarımda bilgileriyle, hayatlarında edindikleri deneyimleri ile her zaman en yakın insanlardan oldular. Tokat Düzey Dershanesi stresli, yorucu KPSS hazırlık sürecinde kaliteli kadrosu ve samimi ortamı ile çok güzel bir aile ortamı yarattı.  Dershane müdürümüz Zeki Hocam başta olmak üzere hocalarım ve personele kadar herkes bize sıcak samimi bir ortam yarattı. Başarının tek bir sahibi olmuyor. Ailem, hocalarım, yakın çevrem ve arkadaşlarım hep beraber bu başarıyı elde ettik. 

*Mezun olduğunuz Bölüm, Fakülte ve Üniversitenin gelişimi için ne önereceksiniz?

Tuğba Aymak: PDR bölümü benim hayallerimken şuan hayatım oldu. Gelişimi için ekleyebileceğim en önemli şey öncelikle Meslek Yasası ile meslek haklarının daha çok güvence altına alınması. Daha sonra ise teoriden çok pratiğe dönük olan ders sayılarının artırılması. Üniversitem git gide gelişiyor ancak tanıtımının daha iyi yapılarak Türkiye dereceleri çıkaran bu üniversitenin daha çok tanınması sağlanabilir. 

*Sizce iyi bir PDR nasıl olmalı?

Tuğba Aymak: İyi bir Psikolojik Danışman her şeyden önce kendini tanıyan, potansiyelinin farkında olan ve bu potansiyeli en üst düzeyde kullanabilmek için sürekli gelişimi hedefleyen biri olmalıdır. Meslek hayatı boyunca yaratıcı ve girişken biri olmalı, danışanları arasında hiçbir şekilde ayrım yapmadan onlara koşulsuz kabul ve saygı ile yaklaşarak kendilerini tanımaları ve geliştirmeleri için çaba harcamalıdır. Danışanlarıyla danışma sırasında etik ilke ve sınırları bilerek, saydamlığın seviyesini iyi ayarlayarak, yol göstericiden ziyade doğru bir yaklaşım ile kendi seçeneklerini bulmaları konusunda özerkliklerini destekleyerek, her ne şartta olursa olsun önceliği birey yaparak mesleğini hakkıyla yerine getirmelidir. Rehberlik boyutunda ise aile-öğretmen-öğrenci üçgeninde koordine edici olarak müşavirlik hizmetini işbirliği içinde gerçekleştirmelidir. Meslek hayatına yeni gireceğim ve daha çok deneyimler edineceğim. Kendimi her geçen gün biraz daha fazla geliştirerek mesleki hayatıma devam edeceğim. Kariyer konusunda hayatımın her evresinde olduğu gibi yine hedeflerim çok büyük J . Babamın da her zaman söylediği gibi hayatta ne iş yaparsak yapalım en iyisini yapalım. Hayatımda bir dönüm noktası olan bu günlerde yeni başlangıçlar hayırlı sonuçlar doğurur inşallah.

*Özelde Gaziosmanpaşa Üniversitesi PDR, genelde PDR bölümü okumak isteyenlere neler önereceksiniz?

Tuğba Aymak: PDR okuyanlara en önemli tavsiyem, bu 4 yılda kendilerini olabildiğince geliştirmeleri ve ders geçme kaygısından ziyade mesleki gelişimleri, bilgi birikimleri için çabalayarak sosyal faaliyetlerle beraber dolu dolu bir üniversite hayatı yaşamaları. Mesleğimize sahip çıkacak olan bizleriz. Bunu da ancak çalışarak, okuyarak ve potansiyelimizi en üst düzeyde kullanarak yapabiliriz. PDR okumak isteyenler ise eğer gerçekten bu alanda yetenekli olduklarını düşünüyorlarsa, ilgiler varsa ve hayattan beklentilerini karşılayacağına inanıyorlarsa bu bölüme gelmelidirler. Sosyal olmak, kişilerarası ilişkilerden haz almak ve yardım etme isteği taşımak bulunması gereken özelliklerden olabilir.

Kaynak: Tokat Gazetesi (Umutcan Umut)