Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev, Fransa Senatosunun sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’nin tanımasına ilişkin tavsiye niteliğindeki kararına tepki göstererek, "Bu kararın Azerbaycan için sıradan bir kağıt parçası olduğunu vurgulamak isteriz" ifadelerini kullandı.

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’ı Ermenistan işgalinden kurtarması ile birlikte Fransa’daki Ermeni lobisi harekete geçti. Sağcı ve muhafazakarların çoğunlukta olduğu Fransa Senatosu, Ermeni lobisinin de etkisiyle bugün 1’e karşı 305 "evet" oyu ile "Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’nin" tanınmasını öngören teklifi kabul etti. Fransız Senatosu’nun skandal kararına Azerbaycan’dan tepki gecikmedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev yaptığı açıklamada, Fransız Senatosunun söz konusu kararını "sıradan bir kağıt parçası" olarak nitelendirdi.

Hacıyev, "Öncelikle bu kararın Azerbaycan için sıradan bir kağıt parçası olduğunu vurgulamak isteriz. Dar siyasi hedefler için kabul edilen bu kağıt parçası, uluslararası hukuk, Birlemiş Milletler ve ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarının ağır ihlalinin yanı sıra Minsk Grubu eş başkanı ve BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak Fransa’nın niyeti ve objektif faaliyetiyle ilgili ciddi soruları gündeme getiriyor" ifadelerini kullandı.

Fransız Senatosu’nun bu provokatif adımının Fransız siyasi çevrelerinin geleneksel Ermeni taassubunun bir göstergesi olduğunu vurgulayan Hacıyev, "Arabulucu ülkenin tarafsız ve adil olması gerektiğini unutan Fransa’nın açık Ermeni yanlısı tutumu, ihtilafın barış yoluyla ve uluslararası hukukun norm ve ilkeleri çerçevesinde çözümüne engel olan ana faktörlerden biri olmuştur" dedi.

"Fransa Senatosunun 30 yıl sessiz kalması çok üzücü"

Fransa’ya eleştirilerini sürdüren Hacıyev, "Onun bu desteği, saldırgan Ermenistan’ı statükoyu sürdürmeye ve işgal gerçeğini güçlendirmeye cesaretlendirmiştir. Fransa Senatosunun Azerbaycan’ın uluslararası alanda tanınan topraklarının işgaline, sivillerin öldürülmesine, işgalci devletin topraklarımızda etnik temizlik, çevre terörü, yasa dışı yerleşim ve yasa dışı ekonomik faaliyetler yürütmesine karşı 30 yıl sessiz kalması çok üzücü" diye konuştu. Hacıyev, "Karar metninde Azerbaycan’a ve kardeş Türkiye’ye yönelik asılsız suçlamaları ve iftiraları kesinlikle reddediyor ve ihtilafın tarihi, siyasi ve hukuki yönlerini çarpıtma girişimlerini şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Bu kararı, Fransa’da büyüyen İslamofobinin açık bir örneği olarak görüyoruz"

Türkiye’nin ve Azerbaycan’ın yurt dışından savaşmak için paralı teröristler getirdiği iddialarının asılsız olduğunu vurgulayan Hacıyev, "Ermenistan Silahlı Kuvvetleri saflarında Fransa vatandaşı olan paralı askerlerin savaşmasıyla ilgili kanıtlar ilgili kurumlarımız tarafından Fransa’ya sunulmuştur. Bu kararı, Fransa’da büyüyen İslamofobinin açık bir örneği olarak görüyoruz" dedi. Hacıyev, "Fransa’da aşırı laiklik ve basın özgürlüğü kisvesi altında İslam’a ve Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve baskılar, bize bir zamanlar ülkede hüküm sürmüş ve bugüne de devam eden anti-semitizmi hatırlatıyor. Fransız Senatosu, bilinçli bir şekilde savaşın devam ettiği 44 gün boyunca ihtilaf bölgesine yakın ve uzak mesafede bulunan sivillere, kamu binalarına, enerji ve ulaşım altyapısına yönelik Ermeni askeri provokasyonlarını kınamaktan çekiniyor, çok sayıda sivili öldürülmüş, köyleri, kasabaları ve şehirleri füzelerle ateş altına alınan Azerbaycan’ı vicdansızca suçluyor" ifadelerine yer verdi.

Ermeni yanlısı Fransa siyasi çevrelerini Azerbaycan’ın kendi topraklarında yabancı işgalci askeri güçlere karşı bir savaş yürüttüğünü ve bu toprakların Azerbaycan’ın uluslararası hukukta tanınan egemen toprakları olduğunu anlamaya davet eden Hacıyev, "Hiçbir güç Azerbaycan’ı bu yüzden suçlayamaz ve Azerbaycan birliklerinin bu topraklardan çıkarılmasını talep edemez" dedi.

"AGİT Minsk Grubu eş başkanlarından Fransa, paradoksal olsa da bu anlaşmayı bozmaya çalışıyor"

Hacıyev, "Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Rusya Devlet Başkanı ve Ermenistan Başbakanı tarafından 10 Kasım 2020’de imzalanan ortak anlaşma ile Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki askeri gerilime son verilmiş ve bölgede barışın tesisi için pratik çalışmalara başlanmıştır. Maalesef AGİT Minsk Grubu eş başkanlarından biri olan Fransa, paradoksal olsa da bu anlaşmayı bozmaya ve çatışmayı yeniden körüklemeye çalışıyor" diyerek Fransa’ya sert sözlerle tepkisini sürdürdü.

Fransa’nın son zamanlarda bir dizi uluslararası kuruluşta Azerbaycan’a yönelik ikiyüzlü politika yürütmesinin Azerbaycan tarafından ciddi rahatsızlığa yol açtığını ve sorular gündeme getirdiğini vurgulayan Hacıyev, "Fransız Senatosu adalet ve uluslararası hukuk konusunda bu kadar ’endişeli’ ise o zaman sömürgeciliğin son örneklerinden biri olan Mayot Adası konusunu BM Genel Kurulu ve Bağlantısızlar Hareketi kararlarına uygun olarak ele alması daha mantıklı olacaktır" dedi.

"Fransa politikası ve parlamentosu için çok utanç verici bir adım"

Hacıyev, "Bu kararın kabul edilmesini Fransa politikası ve parlamentosu için çok utanç verici bir adım olarak görüyoruz. Fransız hükümeti, bu tür provokatif adımların kabul edilemezliğine ilişkin resmi tutumunu belirtmeli ve kararı kınayan bir bildiri yayınlayarak Azerbaycan’ın toprak bütünlüğüne desteğini ifade etmelidir" ifadelerine yer verdi.