0-6 ay arasında en ideal beslenme biçiminin anne sütü ile beslenme olduğuna işaret eden Dr. Baz, bu dönemde anne sütü dışında su dahil hiçbir ek besin verilmemesinin uygun olduğunu dile getirdi. Anne sütünün D vitamini dışında bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte olduğunu anlatan Dr. Baz şunları kaydetti: "Sadece anne sütü ile beslenme bir çok hastalığın görülme sıklığını azaltmakta ve beyin gelişimi daha iyi olmaktadır. Yaşamın ilk 2 yılı büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu en önemli dönemdir. Bu dönem için hayati faydaları bulunan anne sütü çok önemlidir.

Dünya sağlık örgütü de bu nedenle anne sütü ile beslenmenin 2 yaşına kadar sürdürülmesini önermektedir. Anne sütü mamalara ve diğer besinlere göre daha kolay sindirilir. İçeriği sabit değildir. Annenin beslenmesinden bağımsız olarak bebeğin ihtiyaçlarına göre düzenlenir. Kolostrum adı verilen ilk 7 günkü süt protein, mineral ve vitaminlerden zengindir. Whey proteini anne sütünde inek sütünden daha fazla bulunur ve inek sütünde bol bulunan kazein proteinine göre daha kolay sindirilir. Anne sütünde bulunan yağlarda sindirimi kolay doymamış yağ asitlerinin oranı yüksektir. Beyin ve sinir dokusu gelişimi için çok gerekli olan esansiyel yağ asitleri anne sütünde inek sütünden 8 kat daha fazla bulunur."

"ENDİŞE ETMEYİN, ANNE SÜTÜ BEBEĞE YETER"

Anne sütü ile sağlanan çinko ve demir gibi minerallerin bağırsaktan emilim oranlarının diğer sütlere kıyasla çok yüksek olduğunu belirten Çocuk Hastalıkları uzmanı Dr. Turgay Baz, anne sütünün toplam protein ve mineral içeriğinin inek sütüne göre daha düşük olduğunu ancak bu miktarların bile bebeğin ihtiyacını karşılamaya yeterli olduğuna dikkat çekti. Fazla protein ve minerallerin idrarla atılması gerektiğinden anne sütü ile beslenen bebeklerde böbreklerin yükünün daha hafif olduğunu vurgulayan Dr. Baz, bir çok annenin sütünün bebeği için yetersiz kaldığı endişesine kapıldığını hatırlattı. Baz, "Bunun çeşitli nedenleri vardır. Bebeğin sürekli ağlaması, sürekli memede kalmak istemesi, sürekli ağzını açarak aranması gibi bir çok sebep anneye sütünün yetersiz olduğunu düşündürebilir. Oysa kadınların yüzde 99'unda süt üretme yetisi aynı anda 2 bebek büyütecek kadar fazladır. İlk emzirmelerde sütün hemen gelmemesi endişelenecek bir durum olmamalı, bebeğe başka besin verilmeden emzirmeye devam edilmelidir. Bebeğin ilk iki günlük enerji gereksinimi doğum öncesinde anne tarafından sağlanarak depo edilmiştir. Süt yapımını belirleyen en önemli iki faktör bebeğin sık emmesi ve memelerin boşaltılmasıdır.

Göğüsler dolu olmasa da doğumdan hemen sonra emzirmeye başlamak süt yapımının uyarılması ve devamı için gereklidir. Süt yapımı annenin beslenmesinden etkilenmez. Yine meme başının çökük olması bebek doğru teknikle emerse sorun oluşturmaz. Annelerin çoğu değişik düşüncelerle sütlerinin bebekleri için yetersiz olduğu endişesine kapılmaktadırlar. Bu gerçekte yersiz bir kaygıdır. Aşağıdaki kriterlere bakarak sütün yeterli olup olmadığı anlaşılabilir. Günde en az 5-6 kez idrar yapması, 15. günde doğum kilosuna ulaşması ve ayda en az 500-600 gram kilo alması gibi kriterler anne sütünün yeterli olduğunu göstermektedir." diye konuştu.

Kaynak: Cihan