Ormanlar yanıyor, İnsanın da içi yanıyor.

Çok kızgınım!

Çok üzgünüm!

Çok kinliyim bu konuda...

Ormanların yanması insanın ruhunda öyle bir tahribat yapıyor, o kadar üzüyor ki, ister istemez küçücük aklımızla çareler arar hale geliyoruz.. Çünkü her yıl bununla karşılaşıyor ve ormanın yanmasına üzüldüğümüzden çok, yakanlara kızgınlığımız artıyor, yeter artık! diyoruz, hatta vahşileşiyoruz "yakalayın şunları atın yaktıkları ormanın içine, atın o yanan kaplunbağanın hemen yanına, yanarken ne yaptığına yakından baksın" diyoruz.

Ama artık kızgınlığımız, öfkemiz, üzüntümüz geçmeli.. Çünkü bu duygular ormanlarımızı ve içindeki küçücük canlarımızı yıllardır koruyamıyor ve zaten 3 gün sonra unutuyoruz, duygusal olmak yerine soğukkanlı birer CEZALANDIRICI, planlı birer KORUYUCU, zeki birer TUZAKÇI olmalıyız..

Yeter artık!

Ormanı yakmaya gelen hem istediği kadar başarılı olamayacağını, hem de oradan elini kolunu sallayarak çıkamayacağını bir çeşit intihara geldiğini bilmelidir.

1) Türkiye çapında bir genel gözlem, önlem ve harekat merkezi olmalı.

2) Ormana sahip her ilde merkeze bağlı operasyonel birimler kurulmalı.

3) Ormanlık alana sahip her ilçede yangın gözlem ve acil müdehale karakolları kurulmalı.

4) Birbiriyle sürekli iletişim halinde olan, ülkenin tüm ormanlarını gözlem altında tutan yangın kuleleri ve her kulede sürekli nöbet halinde olacak, nöbetini vukuat raporu ile devredecek personel olmalı.

5) Kulelerde, karakollarda, il birimlerinde ve genel merkezde, ormanlarımız dahilinde birbirine temaslı yerleştirilmiş kapan görevi görecek ısıya ve harekete duyarlı tespit kameraların sürekli gözlenmesi ve yangın anında hem yangına erken müdehale ile kolay kontrol sağlanması hem suçlulara gereken cezayı verecek, olay mahallinin etrafını daire şeklinde kapatacak operasyonel timin harekete geçirilebilmesi gerekmektedir.

Tüm genel merkez personelinin de nöbetlerini vukuat raporuyla teslim etmeleri gerektiğini söylememe gerek yok heralde. (Kim görevini suistimal ederse, yakan kişiden fazla suçludur)

Bu konu dairesinde istihdam edilmiş binlerce personelimiz halihazırda var zaten, o yüzden kimse bunun masrafından sözetmesin.. Tek yapmamız gereken bunu AYRI bir güç haline getirmek.

Bunları yaptıktan sonra o orman yanarsa, o ormanı yakan kaçarsa oturup ağlarım işte..

Orman vatandır, koruyorum diyorsak gözler cellat mavisi olmalıdır.

***

Onlar çok cici çocuk oldugu için yerlere izmarit atmaz, benzin döker.

Sen her evden destek verirsin, o gelir her evi yakar, senin gözünün yaşına bakmaz, terör böyledir.

Çünkü desteği aptaldan, emri patronundan alır.

Sonra hem suçlu hem güçlü birileri çıkar, olayı sulandırır "Vayy oralara otel yapmak için devlet yakıyor" der ve sen ona yine inanırsın.

Çok şükür Devlet güçlü artık, gelir tüm imkanlarıyla yeniden yerini yurdunu yapar gider.. Ama sen nankörsün, gönül körüsün "görevi tabi ki yapacak, cebinden mi yapıyor" dersin, sanki tarihte bir kez olsun örneği varmış gibi.

Takip edin tam böyle olacak, bu sözleri bol bol duyacağız.