Avusturya, Hollanda, Almanya... Bu üç ülke de terör örgütlerine kucak açmış durumda ve Türkiye karşıtı siyasette başı çeken ülkeler. Avrupalı liderler yaptıkları açıklamalarla Türkiye karşıtlıklarını yine yeniden belli etmiş durumdalar. Türkiye’ye sert eleştirilerle dolu son ilerleme raporu da bunun göstergelerinden biri oldu. Tüm bunlar olurken AB'nin Türk halkı nezdindeki itibarı iyice zedelendi.

YASAKLAR AVRUPASI

Bilindiği üzere önce Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, Türkiye'den tüm siyasi partilerin Avusturya'da seçim kampanyası yapmasını engelleyeceklerini söyledi. Avusturya’yı Hollanda takip etti. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, geçen yıl yapılan anayasa değişikliği referandumunda olduğu gibi, erken seçim öncesi de Türk hükümet üyelerini Hollanda'da görmek istemediklerini vurguladı.24 Haziran seçimleriyle ilgili oralarda yaşayan vatandaşlarımıza dönük seçim konuşmalarına ve toplantılarına izin vermeyeceklerini açıkladı. Bugün ise AlmanyaDışişleri Bakanı'ndan Türk siyasetçilerin seçim kampanyası yapmasına izin verilmeyeceği açıklaması geldi.

"NEFRET SİYASETİ HER YERE HAKİM OLUR"

Konuyla ilgili Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, "Bir yandan en temel demokratik hakların kullanımını engelliyorlar bir yandan da 'Türkiye’deki demokratik gelişmeler olumsuz yönde gidiyor’ diyorlar. Demokrasinin kendisine karşı yapılan ikiyüzlülüğü şikâyet hakkı olsaydı ilk bu tavırları üreten siyasetçilere dava açardı. Avusturya ve Hollanda sağduyulu davranmalıdır. Demokratik değerlerin zedelenmesine kapı açılırsa bunun sonu gelmez. Açılan kapıdan önce popülizm girer, sonra ırkçı siyaset meydanı ele geçirir ve en sonunda da nefret siyaseti her yere hakim olur." diye konuşmuştu.

Geçtiğimiz yıl Nisan ayında yapılan referandumla Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi benimsenmişti. Bu referandum öncesinde Türk bakanlar, Hollanda ve Almanya gibi büyük Türklerin yaşadığı bazı ülkelerde seçim çalışmaları yapmıştı. Avrupa ülkeleri ise, Türk politikacılara engel olmaya çalışmıştı.

ÇAVUŞOĞLU'NUN UÇAĞINA İNİŞ YASAĞI

Hollanda, geçen yıl Türk seçmenlerle buluşmak isteyen Türk bakanlara izin vermemişti. 11 Mart 2017 tarihinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun uçağına iniş izni verilmemişti. Almanya’dan karayoluyla Rotterdam’a geçen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya da, polis eşliğinde sınır dışına çıkarılmıştı.

Avusturya, Hollanda ve Almanya demokrasiden uzak yaklaşımlarında Türkiye karşıtlığını temel edinerek ülkelerindeki ırkçılığı da körüklüyor. Çifte standart yaklaşımlarla demokrasiyi ve demokratik değerleri inkarediyor. Yıllar boyunca diğer ülkelere Avrupa değerlerinin önemini hatırlatan Avrupa’nın demokrasi konusunda sözlerinin itibarı olması için Türkiye karşıtlığından uzak durması gerekiyor.

EN BÜYÜK ZARAR KENDİLERİNE

Böyle yaparak aynı zamanda Avrupa Birliği değerlerine ayrkırı bir tutum sergiliyor, aşırıcı siyasi hareketlerin büyümesine katkı sağlıyorlar.Siyasal partiler arasında aşırı sağ partilerin ivme kazanması ve siyasette daha çok yer bulması da, aslında toplum içinde ayrışmalara sebep oluyor.

Avrupa’nın kurucu değerleriyle bağdaşmayan çok seslilik ve demokrasi karşıtı söylemler, nihayetinde en büyük zararı yine Avrupa halklarına veriyor.

Kaynak: Türkiye Haber Merkezi