Haçlıların yüksek sesi İngiliz Times gazetesi 4 ay önce, Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan'ın Afrin operasyonuna ilişkin yaptığı açıklamalarında, "Erdoğan Suriye'de ateşle oynuyor... Erdoğan'ın sözünü ettiği operasyonu gerçekleştirmesi takdirinde iki müttefik olan Türkiye ve ABD'nin karşı karşıya gelecek" demişti.

Peki ne oldu?

ABD önce gürledi, sonra o gürlemesi hırmalamaya döndü. En son olarakta, ıslık çalmaya başladı. Demek ki artık işler eskisi gibi değil. Demek ki artık Eski Türkiye yok! Yani haçlılar artık bizim iç ve dış siyasetimizi kafalarına göre dizayn edemiyorlar.

Şunu artık çok iyi anlamalıyız ki, önümüzdeki seçim, Eski Türkiye ile Yeni Türkiye'nin seçimidir. İşte bu yüzden 24 Haziran'ın uluslararası meraklısı çok ama çok fazladır.

Tabi ki bu sadece bir meraktan ibaret kalmıyor. Tüm gayretlerini içimizdeki siyaseti dizayn etmek için kullanıyorlar. Nede olsa buna alışmışlar. Lakin artık eski Türkiye yönetimi olmadığı gibi, eski millet anlayışıda yok!

Yani milletimiz artık "Bizi ABD yönetiyor" demiyor. Bu nedenle de şer odaklarının siyaset dizayn çabası, devletimiz nezdinde bir işe yaramadığı gibi milletimizin nezdinde büyük ölçüde bir işe yaramıyor. Haliyle amaçlarınada ulaşamıyorlar. İnşaAllah hiç bir zamanda ulaşamayacaklar. Meclis'te inançsız veya Reis'in çizgisine ters düşen vekillerin sayısı artarsa, kanuni olarak atılması gereken hiç bir adım atılamaz hâle gelir.

***

Yani buda demek oluyor ki, Cumhur İttifakı Başkanlığı alır ama mecliste 400 Milletvekili'nin altında kalırsa, Türkiye'yi özüne döndürecek olan Yerli ve Milli kanunların çıkarılması hayal olur.

Bu yüzden; "Reis'e oy veriririm ama AK Parti'ye oy yok" şeklinde çıkarılan sinsi fitnenin tezgahına düşmemek lazım.

Ayrıca genel olarak milletvekili adaylarının çoğunu millet zaten tanımıyor. Bu her parti için böyledir. Madem bu böyledir. O halde gönlü Reis'den yana olanlar, onun gösterdiği Milletvekili adaylarına da itibar etmesi gerekmez mi?

Kaldı ki, AK Parti'nin Milletvekilleri en azından Reis ile inadına zıtlaşma yoluna gitmeyecektir. Diğer yandan şer ittifakı vekillerinin Reis'in icraatlarının doğruluğuna yada yanlışlığına bakmadan muhalafet olacağını az çok herkes bilir.

Velhasıl Reis'i AK Parti'den ayrı görmek, yani Reis ile AK Parti'nin arasına bir duvar koymak, Reis'e; "Sen Başkan ol ama kolun bacağın olmasın" demekten farksızdır.