Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’e yönelik saldırılar devam ediyor. Sınırın yakınındaki şehre yaklaşan rejim güçlerinden kaçan siviller nedeniyle Türkiye yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıya.

4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında gerginliği azaltma bölgesi ilan edilen İdlib, rejim güçleri, DAEŞ ve İran destekli savaşçılarla karadan kuşatılmaya çalışırken, Rusya da hava saldırılarıyla katliama takviye yapıyor. Türkiye, durumdan duyduğu rahatsızlığı Rusya ve İran’a bildirmişti. 2015’ten beri tamamen rejim muhaliflerinin kontrolündeki tek bölge olan İdlib’te en etkili unsur Heyet Tahrir Şam. Bölgede görev yapan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de 3 gözlem noktası mevcut. Terör örgütü DAEŞ, Rusya’nın öncü hava saldırıları sayesinde, doğu Hama’nın Tarfavi, Aziziye, Cub Osman, Luveybide, Hava, Musaytibah köylerini muhaliflerden aldı. Beşşar Esed rejimi de destekçisi İran’ın kontrolündeki güçlerle İdlib’in Sincar beldesini pazar günü ele geçirerek Ebu Zuhur Havalimanı’na 9 kilometre kadar yaklaşmıştı.

4’lü katliam ortaklığı

Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bileşenlerinden Ceyşü’l Nasır sözcüsü Muhammed Raşit, “Esed, Rusya, DAEŞ ve İran destekli yabancı savaşçılar İdlib’e operasyon başlatmıştı. Esed rejimi Ebu Zuhur havalimanına ilerlemeye çalışırken, DAEŞ de Hama’nın kuzeydoğusunda İdlib’e ilerlemeye çalışıyor” şeklinde konuştu. Buna göre, Hama’nın doğusundaki Hunayfis bölgesinden DAEŞ militanlarına yol açan rejim, İdlib’de muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grup Heyet Tahrir Şam’ın kontrolündeki bölgelere geçişlerini sağlıyor. DAEŞ de bunun karşılığında Halep’in güneyinden Hama’ya açılan yoldaki Hanesir bölgesinden rejim askerlerinin İdlib’e ulaşmalarına izin veriyor.

150 bin kişi göç etti

Diriliş Postası’nın bölgeden edindiği bilgilere göre güneyden gelen saldırılar sonucu evlerini terk ederek İdlib’in kuzeyine sığınan sivil sayısı 150 bini aştı. Güney İdlib’ten gelen sivillerin yanı sıra Hama’nın köylerinde yaşayan 70 binden fazla sivil İdlib’in kuzeyine geldi. Hama şehri yakınlarında rejimle iş birliği yapan DAEŞ’li teröristler, Rusya’nın hava desteğiyle ilerlemeye başlayınca, bölgedeki siviller İdlib’in güneyine sığınmak zorunda kaldı. Artan hava saldırıları ve rejim güçlerinin güneyden devam eden ilerleyişi üzerine söz konusu insanlar kuzey İdlib’e doğru hareket ederek yeni bir göç dalgası oluşturdu.

Türkiye’ye geçebilirler

Hama’nın doğu kırsalındaki Medbah, Cediyde, Masaaran, Ebu Semra, Sürüce, Ebu Acve, Şiha, Resim el Ahmar gibi irili ufaklı onlarca köyün yanı sıra İdlib’in Sincar beldesine bağlı Ebu Şerci, Ebu Alic, Başkön, İcaz, Ferfan, Gazile, Resim el Abed, Birnan gibi 70’ten fazla köy tamamen boşaldı. Sivillerin sığındıkları bölge Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin karşısında bulunan Atme-Kah-Bab’ül Hava sınır kapısı hattında bulunuyor. Bab’ül Hava Sınır Kapısı, Türkiye’nin Cilvegözü Sınır Kapısı’nın karşısında yer alıyor. Sınırdaki bu yığılma sonucu kapıların açılarak yurtlarını terk etmek zorunda kalan muhacirlerin Türkiye’ye geçebileceği belirtiliyor.

Kış şartları zorluyor

Yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan insanlar evlerini aceleyle terk ettikleri için yanlarına birkaç parça eşya alabiliyor. Ağırlaşan kış şartları ve bölgedeki yoğun yağış insani krizi derinleştiriyor. Sığınmak için imkan bulamayan muhacirler, yanlarında getirdikleri kıyafetleri, bez parçalarını dikerek barınak yapmaya çalışıyor.

Bölgede yardım faaliyetlerinde bulunan sivil toplum kuruluşları kısa bir süre içinde gerçekleşen yoğun göçe hazırlıksız yakalandı. Düzensiz ve altyapısız olan çadırlar, yağmur sonucu taşan foseptik atıklarıyla doluyor. Bu durum sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor.

Kaynak: Diriliş Postası (Bilal Gençalp)