“BOSNA HERSEK BİZLERE BİR ARAYA GELME İMKÂNI SAĞLAYARAK ÖZDE DEMOKRAT OLDUĞUNU GÖSTERDİ”
Cumhurbaşkanı çalışma ziyareti vesilesiyle bulunduğu Bosna Hersek’te Avrupalı Türk Demokratlar Birliği’nin (UETD) Saraybosna’da düzenlediği 6. Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Zetra Spor Salonunda gerçekleştirilen toplantıda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı “Demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden anlı şanlı Avrupa ülkelerinin sınıfta kaldığı bir dönemde, Bosna Hersek bizlere burada bir araya gelme imkânı sağlayarak sözde değil, özde demokrat olduğunu göstermiştir. Gerçek dostluk, gerçek kardeşlik, gerçek yoldaşlık işte bugünlerde belli olur” ifadelerini kullandı. UETD’nin 6. Olağan Kurulu vesilesiyle bir araya gelen vatandaşlara Türkiye’nin 81 vilayetinden selam getirdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, kuruluşundan bugüne Avrupa’daki vatandaşlara UETD çatısı altında hizmet eden herkese teşekkür etti.


Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in vefatından bir gün önce kendisini hastanede ziyaret ettiğini hatırlatarak merhum İzzetbegoviç’in kendisine “Bu topraklar Evlad-ı Fatihan’dır. Tayyip evladım, buralara sahip çıkın” dediğini aktardı. “Biz de hiçbir zaman Bosna’yı ayrı düşünmedik” diyen Cumhurbaşkanı, yola Bosna Hersek’le beraber devam ettiklerini, bundan sonra da öyle devam edeceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı konuşmasında Avrupa’nın Türkiye için nevzuhur bir yer olmadığını, ecdadın bin yıldır Avrupalı olduğunu belirterek “Anadolu’ya gelen atalarımızın ilk işi, Boğaz’ı geçip Avrupa içlerine doğru ilerlemek olmuştur. Özellikle Osmanlı’nın yönü mücbir sebepler hariç daima Avrupa olmuştur. Osmanlı’nın yıkılışının ardından Trakya’ya kadar geri çekilmiş olmamıza rağmen, Avrupa’yla ilişkilerimizi hep sürdürdük” şeklinde konuştu.

İkinci Dünya Savaşında çok büyük insan kayıpları veren Avrupa ülkelerinin iş gücü ihtiyacını karşılamak üzere, vatandaşların bu defa gurbetçi olarak Avrupa yollarına düştüklerini söyleyen Cumhurbaşkanı, vatandaşların Avrupa’ya istihdam amaçlı gidişlerinin üzerinden de 65 yılı aşkın bir süre geçtiğini kaydetti. Bu yüzden artık bu kıtada yaşayan vatandaşlara gurbetçi değil, Avrupalı dendiğini belirten Cumhurbaşkanı  “Dün acı vatan olan Avrupa, bugün artık yeni yurt hâline geldi” diye konuştu. Bugün Anadolu’dan Avrupa’ya giden insan sayısının altı milyona ulaştığını söyleyen Cumhurbaşkanı, Kuzey Afrika ve Orta Doğu coğrafyasında yaşayan Türkiye kökenli insanların sayısının 20 milyonun üzerinde olduğunun tahmin edildiği aktardı. Özellikle son iki asırda verilen kayıpların ardından bunun büyük bir hazine olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı, “Bir bölümünü de sizlerin oluşturduğu bu hazineyi gözümüz gibi korumakta kararlıyız. Her ne kadar birileri bizleri ayırmak için ellerinden geleni yapsa da, altını çizerek söylüyorum, başaramayacaklar” dedi.

“MİLLETİMİZİ YENİDEN GEÇMİŞİYLE, KÜLTÜRÜYLE BULUŞTURDUK”

Cumhurbaşkanı, Cumhuriyetin kuruluşundan sonra tek parti döneminde milletin tarihiyle bağlarının kopartılmaya çalışıldığını söyleyerek “Medeniyetimizin ve tarihimizin binlerce yıllık birikimini yok sayan bu anlayışı biz yıktık. Milletimizi yeniden geçmişiyle, kültürüyle, değerleriyle buluşturduk” dedi. Avrupalı Türkler üzerinde önemle durduklarını belirten Cumhurbaşkanı, vatandaşların yaşadıkları ülkelerin vatandaşlığını mutlaka almaları tavsiyesinde bulundu. Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Kardeşlerim; dininize ve dilinize çok iyi sahip çıkın, bunları kaybettiğinizde kaybolursunuz. Çocuklarınıza ana dillerini en iyi şekilde öğretmenin yanında, bulunduğu ülkenin en iyi eğitimini almasını sağlamaya çalışın. İyi Türkçe bilmeyen, iyi Almanca, iyi Fransızca, iyi İngilizce, velhasıl diğer dilleri de iyi bir şekilde öğrenemez, konuşamaz, kullanamaz.”

Cumhurbaşkanı, özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşların sorunlarıyla hemhal olmak üzere, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ismiyle bir teşkilat kurduklarını söyledi. Bunun yanında dünya çapında büyükelçiliklerin ve konsoloslukların sayısını arttırarak vatandaşların devlete erişimini kolaylaştırdıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Avrupa’da yaşayan vatandaşların sivil toplum örgütleri çatısı altındaki faaliyetlerini hep desteklediklerini, bu konuda UETD’nin büyük gayretleri olduğunu ifade etti.

“YURT DIŞINDAKİ ÇOCUKLARIMIZIN TÜRKÇEYİ ÖĞRENMELERİ İÇİN PROJE DESTEKLERİMİZİ ÇEŞİTLENDİRİYORUZ”

Cumhurbaşkanı yurt dışında yaşayan vatandaşlara pek çok alanda hizmet verdiklerini belirterek yapılacak yeni hizmetler konusunda şunları söyledi: “Yurt dışındaki çocuklarımızın ana dilimiz Türkçeyi öğrenmeleri için proje desteklerimizi çeşitlendiriyoruz. Bu kapsamda hafta sonu okulları ile çocuklarımızın ana dilleri Türkçeyi ve kültürümüzü öğrenmelerini teşvik edeceğiz. Diasporadaki gençlerimize ayrılan üniversitelerdeki kontenjanları iki katına çıkartıyoruz. Bir başka önemli çalışmamız, yurt dışındaki vatandaşlarımıza yönelik kamu hizmetlerini basitleştirmeye yönelik atacağımız adımlardır. Boşanma kararlarının başka bir yere ihtiyaç kalmaksızın başkonsolosluklarımızca yapılacak işlemle tanınması konusunda başvurular alınmaya başlandı. Türkiye’de tekrar dava açıp yıllarca bekleme ve binlerce avro ödeme dönemi artık geride kaldı.”

Cumhurbaşkanı, yurt dışından emekli olan vatandaşların Türkiye’de yarı zamanlı çalışabilmeleri konusunda, seçimlerin hemen ardından beklenen adımların atılmaya başlanacağını söyleyerek, “Gördüğünüz gibi, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanıyla, bakanlıkları, büyükelçilikleriyle, konsolosluklarıyla, tüm kurumlarıyla sizin yanınızdadır. Dünyanın neresinde bir vatandaşımızın başı dara düşse, tüm imkânlarımızla orada olmak bizim boynumuzun borcudur” şeklinde konuştu.

‪”GERÇEK GÜCÜMÜZÜ ORTAYA KOYMAYALIM DİYE BİZİ KASTEN BÖLÜYORLAR”

Cumhurbaşkanı, birlikten güç doğacağını ifade ederek Avrupalı Türklerin kendi aralarında birlik içinde olmalarının önemine vurgu yaptı. “Bizim vatandaşlarımızın sayısından çok daha küçük toplulukların siyasetten ekonomiye, sivil tolumdan kültürel çalışmalara kadar çok daha etkin olmaları, aralarındaki birlik, beraberlik sebebiyledir” diyen Cumhurbaşkanı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün kimi Avrupa ülkeleri şahsımıza ve ülkemize karşı terbiyesizlik düzeyine varan tavırlar sergileyebiliyorsa, bunun sebebi oradaki Türklerin dağınıklığıdır, bunu böyle biliniz. Gerçek gücümüzü ortaya koymayalım diye, ya Türk diyerek, Kürt diyerek, Çerkez diyerek ya da Sünni diyerek, Alevi diyerek bizleri kasten bölüyorlar. Sadece bölmekle kalmıyor, birbirimize düşürüyorlar. Avrupa ülkelerine gittiğimizde kaldırımın bir tarafında Türk Bayraklarıyla, öteki tarafında örgüt paçavralarıyla karşı karşıya gelen kalabalıklarla karşılaşıyoruz.”

Cumhurbaşkanı, Türkiye’den gelen herkesin kökenine, mezhebine, meşrebine, siyasi tercihine bakmaksızın ortak değerler etrafında birleşmesinin zamanının geldiğini söyleyerek, “Bu birliktelik herkesin faydasınadır, herkesin çıkarınadır. Bizleri küçük gruplar hâlinde tutarak hakkımızı, hukukumuzu kolayca çiğneyenler, karşılarında tek yürek, tek beden olmuş bir Türk toplumu gördüklerinde, emin olun çok farklı davranacaktır. Avrupa devletlerindeki parlamentolarda ülkemize en büyük husumeti Türkiye kökenlilerin gösteriyor olması, bize karşı kurulan tuzağın nerelere kadar vardığını gösteriyor. İnşallah bu oyunu da hep birlikte bozacağız” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı, Avrupa’da yaşayan vatandaşların bulundukları ülkelerdeki siyasi partilerde aktif şekilde rol almalarını da isteyerek “O parlamentolarda ülkemize hainlik edenler değil, sizler yer almalısınız. Türk toplumu bu güce sahiptir. Yeter ki, aramızdaki küçük farklılıkları büyük hedeflere yürümenin önüne bir engel olarak koymayalım. Dün beraber şehit, beraber gazi olduğumuz tüm kardeşlerimizle inşallah ülkemizde olduğu gibi, Avrupa’da da yeniden kucaklaşacak, helalleşecek, ortak hedeflere doğru yürümeye başlayacağız” dedi.

“BİRLİKTE YOL YÜRÜDÜĞÜMÜZ ARKADAŞLARIMIZA DAHİ HAKİKATLERİ ANLATMAKTA ZORLANDIĞIMIZ ANLAR OLDU”

Cumhurbaşkanı, konuşmasının devamında 24 Haziran’da yapılacak seçimlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Avrupa’daki vatandaşların geçtiğimiz 16 yılda neler yaşandığının, neler yapıldığının en yakın şahidi olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı “Bizlerin bazen içinde yaşadığımız hadiseleri gerçek boyutlarıyla kavrayabilmesi zor olabiliyor. Sizlerin yurt dışından ülkemizde olup bitenleri çok daha rahat bir şekilde görme, değerlendirme imkânına sahip olduğunuza inanıyorum. Zira her gelişinizde Türkiye’de neler değişiyor, bunu sizler çok daha iyi biliyorsunuz. Her ne kadar Cumhurbaşkanı adayı bazıları Türkiye’de neler olup neler bittiğini bilmese de, onlara adres olarak ben sizi veriyorum” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin özelikle son beş yıldır yaşadığı her hadisenin, gören gözler, duyan kulaklar, hakkı konuşan diller, vicdan sahibi yürekler için ibretlik vesikalarla dolu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı, “Gezi olaylarıyla başlayan, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimiyle süren, terör olaylarıyla kanlı bir hâle dönüşen, 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle ihanetin tüm çıplaklığıyla ortaya çıktığı bir süreci hep birlikte yaşadık. Bu öyle bir dönemdi ki, yeri geldi en yakınımızdakilere, yıllarca birlikte yol yürüdüğümüz arkadaşlarımıza dahi hakikatleri anlatmakta zorlandığımız anlar oldu. Ülkemize kurulan tuzağı en iyi gören milletimiz oldu. Sizler inanıyorum ki bunun farkındasınız” dedi.

“TÜRKİYE BU DÖNEMDE İKİNCİ BİR KURTULUŞ SAVAŞI VERDİ”

“Şahsımıza yönelik gibi gözüken, ama aslında milletimize ve devletimize diz çökertmeyi, istiklalimize ve istikbalimize özellikle diz çöktürtmeyi hedefleyenler, bu saldırılarda, milletimizin dik duruşuyla avuçlarını yaladılar” diyen Cumhurbaşkanı Türkiye’nin bu dönemde ikinci bir Kurtuluş Savaşı verdiğine dikkat çekti.

Bu süreçte önce darbecileri, teröristleri, onların gizli-açık destekçilerini durdurduklarını, ardından Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Operasyonlarıyla Türkiye’nin güney sınırları boyunca oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu delik deşik ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı, “İnşallah yakında yeni kazanımlarla açtığımız bu yolda kararlılıkla ilerlemeyi sürdüreceğiz. Ülkemize silah doğrultan son teröristi de imha edene kadar bize durmak yok, bu böyle biline” dedi.

“YERLİ VE MİLLÎ OLAN HERKESE KAPIMIZ AÇIK”

Cumhurbaşkanı, tüm bu mücadelelerin yanı sıra Türkiye’yi mevcut sıkıntılarıyla daha kolay baş edebileceği, geleceğine güvenle bakabileceği yeni bir yönetim sistemine kavuşturacak adımları da attıklarını söyleyerek, 16 Nisan halk oylamasında kabul edilen anayasa değişikliğiyle kararı verilen yeni yönetim sistemini 24 Haziran seçimlerinin ardından tümüyle yürürlüğe sokacaklarını söyledi.

“Biz Türkiye’yi ileriye doğru götürmek istedikçe, birileri de sürekli durdurmaya, hatta geriletmeye çalışıyor” diyen Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu tek başlarına başaramayacaklarını bildikleri için, işi siyasi mahremiyetlerinden bile vazgeçerek milletvekillerinden seçmenlerine kadar her şeylerini paylaşmaya kadar vardırdılar. Normal şartlarda yolda karşılaşsalar birbirlerine selam vermeyecek olanlar, el ele, kol kola girip karşımıza dikildiler. Biz ise, 16 yıldır hep olduğu gibi bugün de sadece ve sadece milletimizle birlikte yürüyoruz. Bu yolculuğu yerli ve millî olan herkesle birlikte sürdürmeyi milletimize karşı sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz. Onun için Milliyetçi Hareket Partisiyle Cumhur İttifakı’nı kurduk ve Büyük Birlik Partisi de bize katıldı. Yerli ve millî olan herkese kapımız açıktır.”

Cumhurbaşkanı, Avrupalı Türklerin Cumhurbaşkanlığı seçiminde, 1 Kasım seçimlerinde, 16 Nisan halk oylamasında açık ara farkla kendilerine destek olduklarını söyleyerek, “24 Haziran seçimleri için bir kez daha sizlerin desteğine ihtiyacımız var” dedi. Cumhurbaşkanı, konuşmasının sonunda “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” vurgusu yaparak UETD 6. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın hayırlara vesile olmasını temennisinde bulundu.