Başbakan Ahmet Davutoğlu, Diyarbakır'da öldürülen Baro Başkanı Tahir Elçi'nin cenazesinin yanında bulunan tabancanın ilk polisi şehit eden teröristin tabancası olduğunun tespit edildiğini bildirdi. Davutoğlu, "Teröristlerin polislerimize dönük saldırısı olmasaydı bu olay yaşanmayacaktı. Bu olayların sorumlusu terör örgütüdür. Savcı inceleme yaparken olay yerine roket atıldı. Eğer birisi olayın örtülmesini istiyorsa, bunu isteyen terör örgütüdür." dedi.

Davutoğlu ayrıca, hava sahası ihlali esnasında hayatını kaybeden Rus pilotun Türkiye'ye teslim edildiğini belirterek, cenazenin Rusya'nın talebi üzerine, yaptıkları girişimler sonucu Rusya'ya teslim edileceğini söyledi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Brüksel'e hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Türkiye-Avrupa Birliği (AB) zirvesinde yapacağı temaslara ilişkin bilgi veren Davutoğlu, hükümet programının açıklanmasının ardından güven oylaması öncesi böyle bir zirvenin önemine dikkat çekti. Bunun Türkiye'nin AB ilişkilerine verdiği önemi gösterdiğini dile getiren Davutoğlu, son derece önemli bir adım olduğunu ve Türkiye-AB zirvesinin AB ilişkilerine büyük bir ivme katacağını vurguladı.

11 yıl sonra ilk defa Türkiye-AB zirvesi gerçekleşiyor olduğunu belirten Davutoğlu, Rus uçağının düşürülmesiyle başlayan süreçle ilgili de zirvede ikili ve çok taraflı olarak istişare edeceğini söyledi. Bu görüşmelerin ortak tavır belirleme açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Davutoğlu, konuya ilişkin telefon görüşmeleri de yaptığını kaydetti. Rus uçağının düşürülmesinin ardından yaşanan olaylara ilişkin bir soruya Davutoğlu, hava sahası ihlali esnasında hayatını kaybeden Rus pilotun, dün gece saat 01.45 itibariyle sınırda Türkiye'ye teslim edildiğini ve alındığını açıkladı. "Gece Hatay'da bulunan Ortodoks din adamları tarafından da yürütülen katkılarla kendi dini geleneği çerçevesinde, cenaze işlemleri dini tören açısından da yapıldı." diyen Davutoğlu, cenazenin Rusya'nın talebi üzerine yapılan girişimler sonucu Rusya'ya teslim edileceğini belirtti.

Sınır ihlali yapan uçağa angajman kuralları kapsamında müdahale edildiğini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti: "Hava sahasının korunması TSK'nın görevi. Bu görev yerine getirilirken angajman kuralı Başbakanlık direktifiyle verilir. Türkiye Cumhuriyeti hava sahası bütün vatandaşların onurudur, izzetidir. Sorumluluğu, Türkiye tarafına atmaya dönük çabalar hem uluslararası hukuk açısından geçersizdir, gayrimeşrudur hem de Türkiye ile Rusya arasındaki yakın dostluk ve komşuluk bağları açısından da doğru değildir.

Eğer bir sorumlu aranacaksa Türkiye hava sahasını daha önce de defaatlerce ihlal eden taraf da öncelikle kendisini sorgulaması icap eder. Rusya'dan son dönemde gelen açıklamalar komşu ülke ilişkileri bakımından kabul edilebilecek açıklamalar değildir. Silahlı Kuvvetler, meşru, hukuki bir tutum içinde, aldığı talimatın gereğini yaptı. Ama bu talimat, bir ülkeye dönük bir talimat değildir. Bu ateş çemberinin içinde herhalde hava sahamızın elek gibi, süzgeç gibi geçilen bir hava sahası olmasını kimse arzu etmez. Türkiye tek taraflı olarak Rusya'dan ekonomik çıkar elde etmiyor. Rusya'nın da çıkarları var. Komşuluk ilişkilerimiz var. Rus yetkililerin tüm bunları göz önünde bulundurarak, soğukkanlıklık içinde tutum sergilemesini beklemek en doğal hakkımız. Önceliğimiz Rusya ile iletişim kanallarını açık tutmak."

Diyarbakır'da öldürülen Tahir Elçi ve iki polise tekrar Allah'tan rahmet dileyen Davutoğlu, terör karşısında birlik olma çağrısı yaptı. Davutoğlu, "Bu gece yapılan çalışmalar esnasında, Sayın Tahir Elçi'nin cenazesinin yanında bulunan tabancada yapılan balistik incelemede, bu tabancının ondan önce ilk polisimizi şehit eden teröristin elindeki tabanca olduğu tespit edilmiştir." dedi.

Olayın suikast nedeniyle olduğu yönünde bir ifadesi olmadığını dile getiren Davutoğlu, olayın sorumlusunun PKK terör örgütü olduğunu vurguladı. Davutoğlu, şunları kaydetti: "Daha olay olduğu anda hemen devleti suçlayan, dün Meclis kürsüsünde de hükümete ve devlete dönük 'katliam' vesaire gibi ifadeler kullanan siyasilere de dönük olarak da söylüyorum. Her olayda Ankara Garı'nda DEAŞ terör yapar, döner devlete 'katil' demeye kalkarsınız, Sayın Tahir Elçi hayatını kaybeder, ortada hiç bir delil yokken devlete hükümete bu işi mal etmeye kalkarsanız ve olayın hemen öncesinde şehit edilen iki polisimizin canını yok sayarsanız, onlara dönük hiç bir şey söylemeden sanki Sayın Tahir Elçi'ye dönük devletin bir provokasyonu varmış gibi bir tutum takınırsanız, bu hem ülkeye barış getirmez hem de siyasal anlamda bedeli olan bir tutumdur.

Eğer Diyarbakır'ın o tarihi Sur bölgesinde hendekler kazılmamış, terör faaliyetleri yapılmamış olsaydı şu anda bu canlarımız kaybolmadığı gibi o güzelim Diyarbakır'da herkes huzur içinde yaşıyor olacaktı. Bütün bu olayların sorumlusu terör olaylarını tekrar başlatan bölücü terör örgütüdür ve ona karşı mücadelemiz de kararlı bir şekilde sürecek. HDP'nin şehit edilen polislerimizle ilgili bir şey dediğini duydunuz mu? Savcı inceleme yaparken olay yerine roket atıldı. Eğer birisi olayın örtülmesini istiyorsa, bunu isteyen terör örgütüdür."