Bursa’da Uluabat Gölü kıyısındaki Gölyazı Mahallesi’ndeki 741 yaşındaki ‘Ağlayan Çınar’ın bahçesinde bulunan çay bahçesi, sağlık ocağı ve hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu bina belediye ekiplerince yıkılmak istendi. Çay bahçesi işletmecisi Halit Baş ile Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Nazlı Yazgan arasında ilginç diyalogların yaşandığı yıkım teşebbüsünde, geri dönen belediye ekipleri, ikram edilen çayları ise geri çevirdi.

Büyükşehir Belediye Yasası ile beldeyken önce köye ardından mahalleye dönüşen Gölyazı’da gövdesinde özsuyu aktığı için ‘Ağlayan Çınar’ adını alan ve gölgesinin 400 metreyi etkilediği çınarın bulunduğu alanda bugün yıkım gerginliği yaşandı. Sabah saatlerinde çınarın bahçesinde bulunan çay bahçesi, sağlık evi ve hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu binanın, deprem testlerinin olumsuz olduğu için yıkmaya gelen Nilüfer Belediyesi yıkım ekibi ile işletmeci Halit Baş arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Çay bahçesini Gölyazı Belediyesi’nden ihale yoluyla 2008 yoluyla 10 yıllığına kiraladığını anlatan Halit Baş, yıkım teşebbüsünün siyasi amaçlı olduğunu iddia etti. Baş, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı ve belediye avukatlarına hitaben, "Zorluk çıkarmıyorum, buradan beni zor kullanarak çıkaramazsınız, kanunen beni Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayet etmeniz gerekiyor." diye konuştu.

Binayı ve çınarın bahçesini Gölyazı Belediyesi döneminde açık ihale yöntemiyle belediye meclis kararı ile 10 yılığına kiraladığını anlatan Halit Baş, şunları kaydetti: "Nilüfer Belediyesi, siyasal ve ideolojik olarak 2009’dan buyana illegal yazışmalar yapıyor. 2010 yılında kira artışını yapmayıp, sözleşmemi feshettiğine dair yazı yazdı, bunu mahkemeye taşıdım. 2013 yılında benzer girişimlerde bulunuldu. Belediye, kamu yararına kullanmak için binaya el koymak istedi. Yine hukuk yoluna müracaat ettim. En son yandaş bir firmaya yazışma yaparak burada usulün test yaptılar, deprem risk analizi yaptılar. 5 noktadan numune alması gerekirken üç noktadan aldılar. Zemin etüdü yapması gerekirken hiçbir sondaj vurmadılar. Bir tane sondaj çalışması yok. Zemininden bihaberler. Zemini bataklık olarak kodlayıp raporu gönderdiler. Oysa 2008 yılında Gölyazı Belediyesi, İller Bankası’na yaptırdığı analizlerde ‘kayalık, birinci sınıf sağlam zemin’ olarak belirlenmişti. Burada 6 kişi çalışıyor. Biz boşaltmıyoruz."

"SAĞLIK EVİNİ DE YIKACAKLAR"
31 Aralık 2018 tarihine kadar sözleşmesinin sürdüğüne dikkat çeken Halit Baş, "Gölyazı için yeni çalışma varsa, diğer binaların da kontrol edilmesi gerekir. Karşınıza alıp benimle anlaşmadınız, hayatımı idame ettirecek bir yer göstermediniz. Sağlık evi de yıkılmak isteniyor. İçeride doktor hanım hasta muayene ediyor, sağlık evini de yıkacaklar. Kafeterya yıkıldığı zaman 6 aile ekmeğe muhtaç kalacak, 10 yıllık kontratıma güvenerek bankalardan 208 bin lira borçlanma yaptım. Arkadaşlarınız bana zor kullanırsa aynı şiddetle cevabını alacaktır, bunu da beyan ediyorum. Bizim arkadaşlar, girin içeriye kapıları kilitleyip, işinize bakın."

ÇAY İÇMEDİLER
Bir süre sağlık evinde toplantı yapan belediye yetkilileri ve Bursa Jandarma Komutanlığı yetkilileri, işletmeci tarafından yıkımın engellendiğine dair tutanak düzenleyerek Gölyazı’dan ayrıldı. Halit Baş’ın ikram ettiği çay ise belediye ekiplerince geri çevrildi. Baş, "Husumetin geldiği boyuta bakın, çayımızı bile içmiyorlar" dedi.