Tokyaz'ın cenazesi, polis araştırmalarında eski erkek arkadaşı C.K'nin Küçükçekmece Atakent Mahallesi'ndeki evinde öldürüldüğü ve valize konulduğu belirlendi. Ceset daha sonra Eyüpsultan'da yol kenarına bırakıldı. Olay, Türkiye gündeminde büyük yankı uyandırdı.
Katilin Komşusu Olay Günü Kavgalarına Şahit Oldu
Olayın yaşandığı sitede oturan B.L., o gün yaşanan kavgaları duyduğunu ve hemen güvenlik görevlilerine haber verdiğini söyledi. Ancak güvenlik görevlilerinin yasal olarak müdahale edemediğini belirtti. B.L., vicdan azabından dolayı geceleri uyuyamadığını ve neden polise haber vermediğini düşündüğünü dile getirdi.
Komşu, Katilin İlk Kez Şiddet Uygulamadığını Belirtti
B.L., katilin daha önce de benzer bir kadına şiddet uyguladığını anlattı. Güvenlik görevlilerinin olaya müdahale ettiğini, polis çağrıldığını ancak katilin insanları korkutarak ya da ikna ederek rahat davrandığını söyledi. Komşu, yaşananların kendilerini çok tedirgin ettiğini ve çocuklarını yalnız dışarı göndermekten korktuğunu ifade etti.
Eski Sevgilinin Şüpheli Ölümü
C.K'nin 2023 yılında Diyarbakır'da hayatını kaybeden eski sevgilisi Ece Gül Övezova'nın ölümünde de şüpheler bulunuyor. Övezova'nın kaldığı apartmanın 6. katından düşerek öldüğü tespit edilmiş, ancak yeterli delil bulunamadığı için C.K serbest bırakılmıştı.
Olayın Polis İncelemesi ve Gözaltılar
Güvenlik kameralarından elde edilen görüntüler sonrası C.K'nin de aralarında olduğu 7 kişi gözaltına alındı. Tokyaz'ın cenazesi Adli Tıp Kurumu işlemleri tamamlandıktan sonra memleketi Hatay'da defnedildi. Olayın ayrıntıları polis tarafından titizlikle inceleniyor.
Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddetin Vahim Boyutu
Bu vahim olay, kadına yönelik şiddetin ne denli derin ve çözüm bekleyen bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yetkililerden ve toplumdan bu tür olayların önüne geçilmesi için güçlü önlemler alınması bekleniyor.
Ayşe Tokyaz'ın trajik ölümü ve ardından yaşananlar, sadece bir aileyi değil, tüm toplumu derinden etkiledi. Herkesin vicdanında derin yaralar açan bu olay, kadına şiddetle mücadelede daha kararlı adımlar atılması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
