6 Eylül 2025 tarihinde Şişli ilçesi Harbiye Mahallesi'nde, halka açık olarak düzenlenen bir konserde sahne alan Manifest müzik grubunun performansı sonrasında, sosyal medyada paylaşılan bazı görüntüler kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Görüntüler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı resen soruşturma başlattı.
"Hayasızca Hareketler" ve "Teşhircilik" Suçlaması
Soruşturma kapsamında grup üyeleri ve sahnede dans eden kişiler hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun "hayasızca hareketler" başlığı altındaki teşhircilik suçu kapsamında işlem başlatıldı. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, konser sırasında toplumun ortak ahlaki değerlerini zedeleyebilecek nitelikte davranışların sergilendiği belirtildi.
Savcılık Hapis Cezası Talep Etti
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianamede, Manifest grubunun üyeleri için "teşhir suretiyle hayasızca hareketlerde bulunma" suçundan 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Savcılık, bu talebi konser sırasında kayda alınan görüntüler ve kamuya açık alanda gerçekleştirilen gösterilere dayandırdı.
Konserin Yapıldığı Mekân ve İçerik İncelemeye Alındı
Söz konusu performansın gerçekleştiği KüçükÇiftlik Park da inceleme kapsamına alındı. Görgü tanıklarının beyanları ve video kayıtları doğrultusunda, konser sırasında yapılan dans gösterilerinin toplumun ahlaki yapısını olumsuz etkileyebilecek nitelikte olduğuna kanaat getirildi. Organizasyonun izinsiz veya denetimsiz şekilde yapıldığına dair herhangi bir bilgiye ulaşılamasa da, içerik önemli bir inceleme konusu oldu.
Toplumsal Ahlak ve Sanatsal Özgürlük Tartışması Alevlendi
Olay, kamuoyunda "sanatsal özgürlük nerede başlar, toplumsal sınırlar nerede biter?" sorusunu yeniden gündeme getirdi. Bir kesim olayın sanatçının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, bazı gruplar ise "kamuya açık alanlarda yapılan gösterilerin toplum değerlerine uygun olmasını" talep ediyor.
Manifest grubuna yönelik hazırlanan iddianameyle birlikte sanat ve toplum arasındaki hassas denge yeniden tartışılmaya başlandı. Mahkemenin vereceği karar, yalnızca söz konusu grup için değil, gelecekteki sanat performansları için de emsal teşkil edebilir. Kamuya açık alanlardaki sanat faaliyetlerinde hukuki ve toplumsal sınırların nasıl belirleneceği, önümüzdeki süreçte önemli bir gündem maddesi olacağa benziyor.
