2018 yılında sırt, böbrek ve karın ağrısı şikayetleriyle Ankara'daki özel bir hastaneye başvuran Ebru Ünal, yapılan tetkiklerin ardından sol böbreğinde kitle olduğu gerekçesiyle acil ameliyata alındı. Ameliyatı gerçekleştiren H.B. isimli doktor, kitlenin ölümcül olabileceğini belirtti ve böbreğin alınmasını önerdi.

2026 Asgari Ücret Zammı İçin Geri Sayım Başladı: Kritik Komisyon Aralık Başında Toplanıyor
2026 Asgari Ücret Zammı İçin Geri Sayım Başladı: Kritik Komisyon Aralık Başında Toplanıyor
İçeriği Görüntüle

Lenfoma Olduğu Ortaya Çıktı

Ünal'ın sol böbreği robotik cerrahi ile alındı ve patolojik incelemeye gönderildi. Ancak ameliyat sonrası ortaya çıkan sonuç, böbreğin alınmasının gereksiz olduğunu gözler önüne serdi. Yapılan testler, Ebru Ünal'ın aslında kemoterapi ile tedavi edilebilecek bir lenfoma hastalığına sahip olduğunu ortaya koydu. Bu durum, Ünal'ın hayatını artık tek böbrekle devam ettirmek zorunda kalmasına neden oldu.

Mahkeme Süreci 5 Yıl Sürdü

Yaşananların ardından 'malpraktis' iddiasıyla Ankara 3'üncü Tüketici Mahkemesi'nde dava açan Ünal, 5 yıl boyunca adalet arayışını sürdürdü. Davanın ilk celsesinde, Ünal'ın avukatı, müvekkilinin yanlış tanı ve ihmal nedeniyle sağlıklı böbreğini kaybettiğini belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulundu.

Doktor Kusur İddialarını Reddetti

Sanık doktor H.B.'nin avukatları, böbrekte kitle olması durumunda cerrahi müdahalenin en doğru yöntem olduğunu ve ameliyat öncesinde hastadan rıza formu alındığını belirtti. Savunmalarında doktorun herhangi bir kusurunun bulunmadığını ileri sürdüler.

Mahkeme Maddi ve Manevi Tazminata Hükmetti

Mahkeme, davacının sunduğu patoloji, PET taramaları ve biyopsi raporları ile Adli Tıp Kurumu ve bilirkişi raporlarını dikkate alarak kararını verdi. 31 Ocak 2018'de gerçekleştirilen ameliyatın ardından mahkeme, doktor H.B.'nin 30 bin TL maddi, 200 bin TL manevi tazminat ödemesine hükmetti. Bu tutarlara yasal faizlerin de uygulanması kararlaştırıldı.

İtiraz Edildi, Dosya İstinafa Taşındı

Mahkeme ayrıca, 15 bin TL mahkeme harcı, 94 bin TL vekalet ücreti ve bilirkişi giderlerinin bir kısmının davalı tarafından karşılanmasına karar verdi. Ancak sanık avukatları, kararın hatalı olduğunu savunarak itiraz etti ve dosyayı istinaf mahkemesine taşıdı. Süreç henüz kesin olarak sonuçlanmadı.

Ebru Ünal için verilen bu karar, geç de olsa hukuki bir kazanım anlamına geliyor. Ancak Ünal, hayatını geri dönüşü olmayan bir kayıpla sürdürmek zorunda. Tıp alanındaki yanlış teşhislerin, hasta yaşamı üzerindeki telafisi mümkün olmayan etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor.