İzmir'de yaşayan 20 yaşındaki genç kadın, adet görememe şikayetiyle başvurduğu hastanede Mayer-Rokitansky-Küster-Hauser (MRKH) sendromu olduğunu öğrendi. Müllerian agenezi olarak bilinen bu nadir durum, rahim ve vajinanın doğuştan gelişmemesiyle karakterize ediliyor ve yaklaşık her 5 bin kadından birinde görülüyor.
Karın Zarından Vajina Yapıldı
Ameliyatı gerçekleştiren Jinekoloji Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Seda Şahin, hastaya karın zarından (periton) vajina yapıldığını açıkladı. Ameliyat, laparoskopik yöntemle gerçekleştirildi ve hastanın operasyondan sadece iki gün sonra taburcu edildiği belirtildi.
"Hastamızın rahmi ve vajinası bulunmamaktaydı. Ayrıca böbrek anomalileri de vardı. Kendi karın zarını kullanarak vajina oluşturduk. Şu anda genel durumu çok iyi, kontrolleri de olumlu gidiyor," dedi.
Vajinası Olmadığını 20 Yaşında Öğrendi
Uzman doktor, MRKH sendromunun genellikle ergenlik döneminde adet görememe şikayetiyle fark edildiğini vurguladı. Hastalar dış görünüm açısından normal göründükleri için bu durum genellikle gecikmeli olarak teşhis ediliyor.
"Dış genital organlarda ve göğüs gelişiminde problem görülmez. Ancak rahim ve vajina gelişimi yoktur. Bu durum ancak detaylı muayene ve görüntüleme ile fark edilir," açıklamasında bulundu.
Üç Farklı Cerrahi Seçenek Mevcut
Doç. Dr. Seda Şahin, hastalığın tedavisinde üç cerrahi yöntem kullanıldığını belirtti. Bu yöntemler arasında:
- Karın zarı (periton) kullanılarak vajina yapımı
- Bağırsak dokusu ile oluşturulan vajinal kanal
- Deri grefti ile vajina oluşturulması
Karın zarının, vücutla biyolojik uyumu en yüksek dokulardan biri olduğu için tercih edildiği ifade edildi.
"Bu Bir Yazgı Değil"
Ameliyat sonrası hem fiziksel hem de psikolojik iyileşme sürecine giren genç kadın için bu operasyon yeni bir hayatın kapılarını açtı. Uzman doktor, "Bu durum bir yazgı değildir. Tıbbın sunduğu imkânlarla fonksiyonel bir yaşam mümkündür" diyerek hastaların umutlarını kaybetmemesi gerektiğini vurguladı.
Umutsuzluk Yerine Umut Aşılayan Bir Başarı
Tıpta oldukça nadir gerçekleştirilen bu tür ameliyatlar, yalnızca fiziksel değil, psikolojik olarak da büyük etkiler taşıyan MRKH sendromuna sahip kadınlar için umut kaynağı oluyor. Başarıyla sonuçlanan bu operasyon, benzer sorunları yaşayan bireyler için hem tıbbi hem de toplumsal anlamda farkındalık yaratıyor. doğuştan gelen bu nadir sendrom karşısında tıbbın sunduğu çözüm, sadece bir vücut fonksiyonunu değil, bir insanın yaşam sevincini de yeniden inşa etti. Bu tarz cerrahiler, MRKH sendromlu kadınlara "eksik değil, farklıyım" diyebilme gücünü veriyor.
